Van’da tutuklamalar ve kepenk kapama, Yüksekova’da cenazeler ve yas. Şemdinli ve Çukurca sınırında çatışmalar. Hakkari merkezde Ak Parti gerginliği.
Ankara’da laflar, sınırda silahlar. Tüm bu olumsuz gelişmelerin yaşandığı bölgemizde Ak Parti kongre heyecanını yaşıyor. Bu gerginlikler yüzünden ilkbaharın gelişinden ve çiçeklerin kokusundan bile mahrum kaldık. Yarın ve Pazar günü de sanırım 48 saat ev hapsinde olacağız. Yeni valimiz kongre öncesi görevine başladı. Ak Parti bu kez doğu ve Güneydoğu’daki il kongrelerine Kürt kökenli bakanları gönderiyor. Kürdüstan Özgürlük Şahinleri bildiri dağıtıyor ve halkı Ak Parti kongresine karşı uyarıyor.
Düğün sahipleri; “Ne olacak bu halimiz müziksiz ve sönük bir düğün töreni mi olacak” derken, meyve-sebze satan esnaf çöplüklere katkı sunacak çaresizlikte. Bölge adeta ateş hattı ama AKP tüm bunları önemsemeden ve aldırış etmeden kongre hazırlığı içinde. Baharımızı göremeden kışa dönüştük ve bu huzursuzluktan üşüyor olduk.
Silahlar sussun, barış gelsin çığlıkları yükseldikçe kirli savaşın içinde buluveriyoruz kendimizi. Hak arayan sendikacıya gözaltı, eşit eğitim isteyen öğrenciye jop, evlatlarını arayan barış annelerine dipçik, dilini, rengini ve barış isteyen vatandaşa biber gazı, düşüncesini haykıran partiliye gözaltı, haksızlıklara değinen gazeteci ve yazarlara hücre cezasının verildiği talihsiz dönemlerden birini yaşıyoruz. Tatil beldeleri rengarenk görüntülerle hareketliliğini korurken aynı ülkenin bir diğer tarafı rengarenk bomba sesleriyle, çatışma ortamında yaşam mücadelesi veriyor.
