Nihayet ilimizde de artık gazetecilerin bir çatısı oldu. Yedi aylık ön çalışma sonucu 1 nci Olağan Genel Kongre yapıldı. Protokol üyeleri ve siyasetçiler davet edilmedi. Sivil Toplum Temsilcileri, bazı esnaf ve işadamları katılım sağladı. Gelemeyenler de çiçek ve mesajla gazetecilere manevi destek sundular.
Hakan Taş’ı kürsüde konuşurken dinleyenler aşırı duygulandılar. 36 yıllık gazetecilik hayatında kesitler sundu. Konuşurken o günleri yeniden yaşıyor gibi oldu ve gözleri doldu. Neler mi söyledi; “15 yaşında gazeteciliğe ilk adımı attım. İlimizde mevcut tüm yerel gazetelerde çalıştım.
Fahri muhabir, muhabir, Yazı İşleri Müdürü, Editör, Genel Yayın Yönetmeni, Yazar ve Başyazar olarak her kademede görev aldım. 1990 yılında ilimizin ilk yerel dergisi Hakkâri Berçelan Dergisini yayımladım. O zamanlar ülkemizde bile sayılı birkaç dergi vardı. 1994 yılında ilimizin ilk yerel TV kanalı Zap TV’yi kurdum. O dönemde yine sadece TRT1 ve özel kanallarda ise Star Tv vardı.
1996 yılında yine ilimizde ilk yerel radyo istasyonu Hakkâri FM’i kurdum. Birçok ulusal TV ve gazetelerde il temsilcisi olarak görev yaptım. İmkânsızlık içerisinde zorluklara göğüs gererek gazetecilik yaptım. Rehin alındım, dayak yedim, işkence gördüm. Defalarca yargılandım.
Her mesleğin hafta içi, hafta sonu, tatili var, bizim meslekte böyle bir lüksümüz yoktur. Kefenimiz cebimizde görev yapıyoruz. Basın özgürlüğünün olmadığı yerde demokrasiden bahs edemeyiz. Demokrasinin de olmadığı yerde insan haklarından ve huzurdan bahs edemeyiz. Her istediğimizi özgürce yazamıyoruz. Birkaç haber ve tanıtım sitelerimiz var. Zaman zaman sadece kirasını bile ödeyemediği için kapanabiliyor.
Birkaç ajans muhabirinin dışında sabit maaşla çalışan meslektaşımız yok. Prim karşılığı haber takibi yapan arkadaşlarımız asgari ücretin de yarısı kadar gelir elde edebiliyorlar. Mademki biz sizin gözünüz, sesiniz, kulağınızız. O zaman kendi gözünüze, sesinize ve kulağınıza sahip çıkın. İlimizde mevcut 13 yerel gazete yok sayılarak iki gazeteye indirildi. Bu gazeteleri besleyen ilan desteği kesildi.
Yani üvey evlat muamelesi gören yerel gazeteler yok edildi. Hakkâri Gazeteciler Cemiyeti’nin temel amacı meslektaşlarımızın sorun ve sıkıntılarını çözmektir. İlimiz, bölgemiz ve ülkemizdeki her olaya duyarlı olup yanlışların karşısında, doğruların ve doğruluğun da yanında yer almaktır. Bu oluşumumuzun ilimize ve ülkemize hayırlara vesile olmasını diliyorum ”dedi.
Ben spor yazarı olarak da böyle bir oluşumun içinde yer almaktan ve üyesi olmaktan onur duymaktayım. Hakkâri sporu seven bir şehir, ayrıca genç bir nüfusa sahip, her ne kadar profesyonel liglerde takımımız olmasa da yapılan güzel spor etkinliği ile ön planda olan bir şehir. Basın ve gazeteciler sayesinde ilimiz, bölgemiz ve ülkemiz yapılan spor etkinlikleri sayesinde seslerini duyurmakta.
Ayrıca sporumuzun tanıtımına da büyük katkı sunmaktadırlar. Güçlü bir basınımız olduğu takdirde sporumuzda güçlü olur. Bu vesileyle ildeki yetenekli gençler ve sporcularda basın ve gazeteciler sayesinde vizyona çıkmakta. Başarılarını basın ve gazeteciler aracılığıyla duyurmaktadırlar. Onun için spor camiası olarak Hakkâri’deki basını ve gazetecileri benimsiyor ve destekliyoruz.
Hakkâri’deki Tüm gazeteciler deneyimli olup, Hakkâri sevdalısı olan arkadaşlarımızdır. Yüksekova, Şemdinli, Çukurca’dan da toplam 30 üyesi olan cemiyetin çok başarılı çalışmalara imza atacağından şüphemiz yoktur. Basın zaten başlı başına bir kuvvettir, kaldı ki örgütlü ve toplu oluşumda güçlerine güç katacaklardır.
