AHMET ONAY-MUSA ÇİFTÇİ!

Birbirinden değerli iki güzel yürekli insan. Dostlukları çok eskilere dayanır. Ziraat Bankası Hakkari’de ilk kurulduğunda ikisi de orada çalışmaya başladı. Ahmet Onay, başarısından dolayı şefliğe kadar yükseldi.

Musa Çiftçi de en hassas servise, vezneye bakıyordu. Mesai sonrasında kol kola daracık sokaklarımızda kocaman yürekleriyle, gülüşleri arttıran sohbetleriyle birlikte zaman geçirirlerdi.

Çoluk çocuğa karıştılar. Görev süreleri doldu ve emekli oldular. Ahmet Onay, başarılı bir esnaf oldu. Hakkari’yi ilk Zücaciye ile tanıştıran kişi oldu. Musa Çiftçi de zaman buldukça Otluca Köyüne giderek ve ailesiyle vakit geçirerek yaşamlarını sürdürdüler.

İkisi bir araya geldiğinde espriler havada uçuşur, kahkahalarına ortak olmak isteyen dostlar onların etrafında birikirlerdi.

Ahmet Onay’ın kardeşi Mustafa Onay henüz 40 yaşında hastalığa yenik düşerek yaşamını yitirdi.

Musa Çitçi’nin kardeşi Salih Çiftçi yine aynı şekilde genç yaşta amansız bir hastalığa yenik düşerek hayatını kaybetti.

Ahmet Onay ile Musa Çiftçi’nin dostluğa her zorluğa karşı aksamadı. Düğünlerde, taziyelerde, cenazelerde, kahvehanede, iş yerinde her yerde onları birlikte görmek mümkündü.

Musa Çiftçi 70 yaşına girmeden sağlık sorunları yaşayarak, çeşitli operasyonlardan geçti ve yatağa mahkum oldu. Kısa bir süre önce de hayatını kaybetti.

O toprağa verilirken Ahmet Onay da hastalığa yenik düşerek İstanbul ve Antalya’da bir çok ameliyat geçirdi. Musa Çiftçi toprağa verilirken o yoktu, ailesi vardı. Arkadaşının ebediyete intikal ettiğini söyleyemediler, iyileşmesini beklediler. Ve kısa bir süre sonra da Ahmet Onay, arkadaşının vefat haberini almadan hayata gözlerini yumdu.

Musa Çiftçi, kardeşi Salih Çiftçi’ye kavuştu.

Ahmet Onay, kardeşi Mustafa Onay’a kavuştu.

Her iki dostun kaderi aynı çizilmişti. Yazgıları aynıydı. Her ikisi toplumun her kesimi tarafından çok seviliyorlardı. Hani sanki “Sen yoksan bende yokum arkadaşım” der gibi aynı mevsimde ebediyete intikal ettiler.

Dostluğun, arkadaşlığın, kardeşliğin ne anlama geldiğini onlar bize çok iyi öğrettiler. Mekanınız cennet olsun, sizi özleyeceğiz…