GEVER VE ŞİDDET

Bu halkın talepleri karşılık bulmadıkça sokak gerginliği asla bitmeyecektir. Yücel Ertuş Üzümcü karakolunda güvenlik güçleri tarafından öldürülüyor. Aradan 1 ay geçmeden Gever'de İşbilir ailesinin iki genç ferdi polis kurşunuyla öldürülüyor. Ve sonraki gün Bemal Tokçu… Ne zaman huzur ve barış dedikleri şey gözükmeye çalışsa parmaklar tetiğe basıyor ve barış istemeyenler galip geliyor.

Bu ülkede yaşayan milyonlarca insan güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanmasına tepkilidir. Bu ülkede polisten şiddet görmeyenimiz hemen hemen yok gibi... Sanki biz sivil halk dünyalı, onlar uzaylı misali bir iticilik var.

Demokratikleşme paketi yerine "polis paketi" adı altında sadece polisin davranış biçimini ve yetkilerini düzenleyen bir yasa çıkartılsın. Gerçek ve plastik mermi yerine bayıltan ve etkisiz bırakan savunma gücü olsun.

Polis, kendisine saldıranları ölü değil canlı yakalayabilecek güçte ve donanımdadır. Cezayı da yargı versin. Ne polis nede vatandaş öldürülmesin… Gever’de yaşanan olaylar Türkiye’yi sokağa döktü. Birçok kentte Gever’e destek yürüyüşleri ve mitingler düzenlendi. Sivil toplum örgütleri tepkilerini dile getiren açıklamalar yaptı.

Gever’de tansiyon düşmüyor. Cenazeler çoğaldıkça tepki ve şiddet de artacaktır. Burada halkı ve polisi karşı karşıya getiren sistem ve zihniyettir. Ankara’da oturup Hakkari yönetilemez. Bence bakanlar kurulu Yüksekova’da toplanmalı. Barzani, Enerji Bakanı ile petrol alışverişi için poz vereceğine, Başbakan’ın hayalini gerçekleştirmek için Diyarbakır çıkarması yapacağına Yüksekova’ya gelip bu yüksek ateşi düşürmelidir.

Bu yaşadıklarımız ne ilk ne de son olacaktır. Yeni demokratikleşme paketi açılmadan bölgemizdeki huzursuzluk hesaba katılsın. Çünkü ateş düştüğü yeri yakmıyor. Her tarafı ve herkesi yakıyor. Yüksekova öksürse İstanbul hasta olabiliyor. Sınır ötesi operasyonlar durdu ama silahlar şehir merkezinde patlamaya başladı. Seçim yatırımı olmadan hükümetin acilen çözüm üretmesi gerekiyor. Gever küçük bir ilçe ama orada yaşanılanlar çok büyük…