Engelli, İnsanlığın ortak sorunudur. Sakatlar haftası etkinlikleri çerçevesinde, toplantılar, seminerler, konferanslar yapılır. 

Taşıma yöntemiyle bir araya getirilen Engelliler, Kamu Kurum ve kuruluşları, TBMM, Siyasi Partiler, sendikalar vb. ziyaretleriyle beraber, Bakan, Başbakan ve Cumhurbaşkanlığı kabulleriyle geçiştirilir.  Yazılı ve görsel medyada yer alırlar.

Engelliliğin başlıca sorunları, Engelliliğin önlenmesi, Eğitimi, istihdamı, Rehabilitasyonu, evde bakım hizmetleri, araç gereç alımları,  5378 sayılı Engelliler kanunun yaptırımları üzerinde durulur.  Radyo ve TV’lerde Engellilere yönelik programlar yapılır. Okullarda Engelli konusu işlenir.

MÜJDELER OLSUN…!

Siyasi partilerin, engellilere verdiği değer, milletvekili sıralamalarından belli oluyor. Hiç bir siyasi partinin yapmadığını MİLLİ İTTİFAK Saadet Partisi (B.B.P) Diyarbakır 1. Sıra adayımız Mehmet DADAK, engelli arkadaşımızdır…

Engelliler de yaşamlarını sürdürebilmek için çalışmak, gereksinimlerini gidermek için harcamak zorundadır.          

Engellilere acımak, durumlarına göre duygulanmak sorunlara çözüm getirmez.  Çalışabilecekleri alanlarda iş vermek gerekir. 

Kamudaki Engelli açıklarının doldurulmasıyla istihdam sorunu ortadan kalkacaktır. Hükümetlerin Engelliler üzerinde İstihdamda yanlış politikaları vardır.

Engelli Olmak,  dünyanın en zor şeylerinden biri olabilir, ama dünyanın sonu değildir. Hiç kimse Engelli olmak istemez.

Doğuştan ya da bir kaza sonucu oluşmuş olabilir. Gelişmemiş toplumlarda dışlanır hor-hakir görülürler.  Ülkemizdeki durum farklı değildir.

Engellilerimizin sorunlarına çözüm bulmak zor değildir.  İlgi bile çözümdür. Bir önlem Bin engeli önler.

Türkiye özürlüler araştırmasına göre nüfusun %12’si engellilerden oluşmaktadır tanımlamasını getirmiştir. Engelliler, aileleriyle beraber düşünüldüğünde genel nüfusumuzun %36.84’e tekabür ettiği gerçeğiyle karşı karşıyayız. .Bunun ülkemizin sosyo, ekonomik durumu ile bağdaştırıldığında, engelli olmanın üretmeye engel olmadığı tüm dünyaca bilinmesiyle beraber, üretkenlik adı altında ağır bir kanayan yaramız, halen ülkemizde devam etmektedir. Engelli ebeveynlerin çocuklarının, dünyaya bütün çocukların eşit haklarla geldiği gerçeği ülkemizde geçerli değildir.

Engelli insanlar karantinaya ya da tecrit altına alınacak insanlar değillerdir. Tekerlekli sandalye ile otobüse binmek,  ya da trafik lambalarında “yayalar geçebilirsiniz” anonsu hiç de inandırıcı çözümler değildir. Engellilerin kullandıkları tekerlekli sandalye, beyaz baston, işitme cihazları gibi materyaller devlet güvencesinde hak sahiplerine verilmelidir. Devletin ilgili birimleri veya engelliler hizmet veren sivil toplum kuruluşları bunların ticaretiyle ilgilenmemelidir.

Başbakanlık bünyesinde olan ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI, Aile ve sosyal politikalar Bakanlığı’na Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlanmış olup, liyakat ve vizyon sahibi Başkan veya yardımcıları engellilerden oluşmamıştır…

Toplu taşımlarda, trenler engellilere ücretsiz, uçaklarda, %20 indirim uygularken, Yerel yönetimler de ise bir nevi insiyatiflere bırakılmıştır.  Devlet demir yolları devletin kurumu da, Türk hava yolları devlet kurumu değimlidir…?

Sosyal hizmetlerin, evde bakımları zorunlu olan Engellilere yönelik hizmetleri yetersiz ve rehabilitasyon hizmetlerini veren kurumlar yeterince denetimlerden uzaktır. Evde bakım hizmetlerinden faydalanan engellilerimiz, yerleşke olarak şehir değiştirmeleri durumunda, bütün müracaatlarını tekrar sil baştan yapmak durumundadır… Bu durum engelli ve engelli yakınlarına zulümdür…

Engellilere hizmet yarışında olmaları gereken sivil toplum Kuruluşları, çıkarılan yasalar ve yasalar üzerinde yapılan değişikliklerle dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlar kendi aralarında bölünmelere vesile olmuştur.

Engellilerin hayatlarını kolaylaştıran sosyal hayata uyumlarını sağlayan araç ve gereçlerin temini hususunda bazı dernekler ticaret haline getirmişlerdir. Engelliler siyaset üstüdür. Bu konu bir uygarlık göstergesidir.

Yıllardan beri “gelişmekte olan ülke” olmak sıfatından çıkamayan ülkemiz, gelişmiş ülkelerin Engelliler için ayırdığı bütçeye ve konuya verdikleri öneme siyasilerimiz dikkat etmelidirler. 2015 Yılı bütçesinde Engellilerimize yönelik ayırdıkları bütçenin de takipçisi olacağız.

Engelliler için Eğitim, Çocukluktan başlayarak,  ölümlerine kadar devam edecek altyapı tesis edilmelidir. Hiç bir insan Engelli doğmak, ya da Engelli olmak istemez.  Engelliliğin önlenmesi veya en aza indirgenmesi hususunda ailelerin ve kamuoyunun bilinçlendirilmesi, Engellinin sahip oldukları hakkında yeterli bilgilendirmelerin yapılmaması noktasında gerekli hassasiyetler devletin ilgili kurumları tarafından gösterilmemiştir. Nispeten, konuya duyarlı Siyasi Partiler, dernekler, federasyonlar ve Konfederasyonlar tarafından yapılmıştır.

Sanatsal ve sportif başarıları olan Engelliler yeteri kadar destek bulamaktadır. Alanında başarılı olan Engellilerin topluma taşınması ve özendirilmesi için ödüllendirilmeleri yapılmamaktadır. Ulsulararası spor alanında farklı branşlarda ülkemizi temsil eden engellilerimizin, ilgili federasyonlar veya bakanlıklar düzeyinde madalyaları takdim edilmemiştir…  Engellilerimiz kendilerini değil, ülkemizi temsil etmişlerdir.

Engellilere tanınan sosyal, hukuki ve yasal haklarından dolayı, Engellilerin alacakları veya alabilecekleri araçlardan dolayı İSTİSMAR haline getirilmiştir. Bu konuyla ilgili ciddi araştırmalar yapılmalı Engelliler üzerinden rant sağlayanların üzerine gidilmemiştir.

2022’den faydalanan Engellilerin maaşları yetersiz ve eksiktir. Şehirlerde yaşayan Engellilerin bu maaşlarla hayatlarını idame ettirebilmeleri kesinlikle mümkün değildir. Engellilerin istihdamında zafiyetler olmakla beraber, kamuda çalışan Engelliler konumları ve statüleri kurtarmakla üst görevlere atanmasındaki sıkıntılar kaldırılmayıp mağduriyet üzerine mağduriyetler eklenmektedir.

2005 Yılı ‘Engelli istihdam yılı’ olarak ilan edilmişti, İş Kanununda değişikler yapılmış, istihdama katkı sağlaması planlanmıştı. hala açıklanan rakamlar ortada değildir. Engellilerin önündeki engellerin kaldırılmasında sizler de takipçisi olmalısınız.  

Engelli olmayı ben istemedim.

Engellilerin engellerini kaldıralım.

Engelli bir işe yarar.

Sosyal hukuk Devleti anlayışıyla Engellilerin sorunlarını önemsemeliyiz. Çağdaş hizmet modelleri geliştirmeliyiz. Tüketen değil, üreten bağımsız yaşamlarını kolaylaştırmalıyız. Başta Siyasi Partiler, Yerel yönetimler, Sivil toplum kuruluşları, toplum katmanlarıyla beraber hükümetlerin vazgeçilmezi olmalıdır.

Sorunlar çözüldükçe Sevinçler artar.  Sevinçli, huzurlu, mutlu, yarınlar elimizde. 10 – 16 Mayıs Engelliler günümüzü haftamızı kutluyor,  engelli sorunlarının sıfır sorunlu olduğu bir Türkiye dileğimle, uygulamaların takipçisi olduğumuzu sizler aracılığyla kamoyuna duyurmak istiyorum.

Kör İrfan BULUT  Saadet Partisi (B.B.P.) İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı