HAKKARİ (İHA) -Hakkari Barosu Avukatlarından Fahri Timur`un kadın müvekkili E.A`nın polislerin fiili ve sözlü tacizine uğradığını ileri sürmesi üzerine Hakkari BDP Milletvekili Hamit Geylani`de konuyla ilgili açıklamada bulundu. Milletvekili Geylani, parti örgütü olarak, meclis gurubu olarak, yaşanan olayın peşini bırakmayacaklarını söyledi.
Miletvekili Geylani`nin BDP İl binasında düzenlediği basın toplantısına BDP Genel Merkez Saymanı M. Salih Yıldız, Hakkari Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu`da katıldı. Milletvekili Geylani, gözaltındaki kadın arkadaşlarının, sözlü ve fiili tacize uğramasının Hakkari halkının dehşetle bir bütün olarak duyduğunu söyledi. Ülkenin hak arama ülkesi olması gerektiğini belirten Geylani, "Ülke onura, şerefe, namusa sahip olma noktasına gelmelidir. İşte bütün barışseverler bu ülkenin refahını demokrasisini isteyen her yurtsever, her barışsever savaş karşıtı insan, insanım diyen insan onuruna , ülkenin onuruna , özgürlüğün onuruna ve kendi kadınının bedenine, sahip çıkmaya muktedirdir. O cesaret ve irade o şerefsizliği, o alçaklığı yapan insanları tükürüğüyle boğmaya yetecektir. Avukat arkadaşımızın Cumhuriyet savcısına şikayet dilekçesi vermiş. Adalet Bakanlığına bildirmişlerdir. Biz de Hakkarili olarak, insan olarak, yurtsever olarak, barışsever olarak, parti örgütü olarak, Meclis gurubu olarak bu ve benzer olayların peşini bırakmayacağız. Bu nedenle bütün arkadaşlara sabır diliyorum. Provokasyonlara gelmemelerini diliyorum. Hiç kimse bizim onurumuzu kirletemez, onlar kirlidir ve o kirde de boğulacaktır"dedi.
Milletvekili Geylani, Başbakan Erdoğan`ı da çifte standar yapmakla suçladı. Geylani, "Tıpkı Kürt sorunu ve Demokrasi açılımın sahtekarlığı gibi. Tıpkı yeni bir anayasa değişiminin sahtekarlığı gibi. Ama bu sahtekarlık halkın barış ve demokrasi istemleri doğrultusunda çok sert bir tokat gbi bu sistemin yüzüne çarpacaktır, çarpmaya da devam ediyor. Parti genel merkez çalışanlarımız, il başkanımız, kadın yapımız, gençlik yapımız ve bir bütün olarak parti üzerindeki bu sindirme politikasının sonucunda 11 kişi gözaltına alınmıştır. Hatta bir arkadaşımız apar topar Silopi`den getirilmiştir. Ama ne yazık ki 3`üncü gündür bu arkadaşlarımız gözaltı süreleri dolduğu halde, bugüne kadar idari anlamda ne Valinin, yasal anlamda da ne Cumhuriyet savcısının, ne de yargıçların kılı kıpırdamıyor. Çünkü yargı tepesinden başlayarak en alt birimlerine kadar siyaset girdabına boğulmuştur ve Türkiye`de artık siyasi partiler yargının denetimine ve insafına kalmıştır" diye konuştu.
