Bölgesel Amatör Lig 1. Grup’ta mücadele eden temsilcimiz Hakkâri Zapspor, sezonun ilk maçında kendi sahasında güçlü rakibi Dersimspor karşısında ortaya koyduğu mücadeleyle hem taraftarını hem de Hakkâri halkını gururlandırdı.

Maçın ilk yarısında biraz tutuk, biraz da temkinli bir Hakkâri Zapspor izledik. Rakip, tecrübesini konuşturdu ve 26. dakikada Yakup Durmaz’ın ayağından bulduğu golle soyunma odasına 1-0 önde gitti.

Ancak ne olduysa ikinci yarıda oldu. O soyunma odasında bir şeyler değişti… Belki bir söz, belki bir bakış, belki de Hakkâri’nin dağlarından gelen inatçı bir ruh…

İkinci yarının hemen başında Mustafa Yağcı sahneye çıktı ve skoru eşitledi. O golle birlikte sanki Hakkâri Zapspor’un damarlarına yeniden can geldi.

Tribünler coştu, takım coştu, şehir coştu. Ardından sahneye kaptan çıktı: Hakkı Hakan Özhan. Tecrübesiyle, oyun zekâsıyla, liderliğiyle o dakikadan sonra sahada yalnızca bir kaptan değil, adeta bir komutan vardı. 56. dakikada attığı o enfes gol, sadece maçı değil, maça inancı da çevirdi. Hakkâri Zapspor 2-1 öne geçti.

Golden sonra rakibini adeta abluka altına alan Hakkâri Zapspor, ikinci yarıdaki müthiş oyunuyla maçı çevirdi.

Ancak unutulmamalı ki, bu galibiyetin perde arkasında bir kahraman daha vardı: Kaleci Serkan. Maçın en kritik anında yaptığı o refleks kurtarışı, adeta “bu maçı vermeyeceğiz” diyen bir yürek çarpmasıydı.

Tribünlerde ise bambaşka bir güzellik vardı. Hakkâri Valisi Ali Çelik, AK Parti İl Başkanı Av. Zeydin Kaya ve protokol üyeleri, halkla birlikte maçı izlediler.

Maç dostane bir atmosferde sona erdi.

Hakkârili taraftarların hem kendi takımlarını hem de konuk ekip Dersimspor’u tribünlere çağırması, sporun dostluk ve kardeşlik yönünü bir kez daha gözler önüne serdi.

Maç sonrası Dersimspor yönetiminin Hakkâri Zapspor’un yemeğine katılması, Hakkâri misafirperverliğinin bir göstergesiydi.

Dersimspor yetkililerinin “Hakkâri halkı bizi en iyi şekilde karşıladı” sözleri, bu toprakların kültürünü ve samimiyetini en güzel şekilde anlatıyordu.

Bu galibiyet sadece üç puan değil, aynı zamanda Hakkâri futbolunun yeniden ayağa kalkışının habercisiydi. Hakkari Zapspor’un bu müthiş geri dönüşü, önümüzdeki haftalarda da umut verici bir tablo çiziyor.

Kısacası bu galibiyet; terin, inancın, emeğin ve yüreğin zaferiydi.

Bu şehirde futbol sadece bir oyun değil, bir direniştir.

Ve Hakkâri Zapspor, o direnişin adı olmaya devam ediyor.