BAŞKAN'DAN KURT AİLESİNE ZİYARET

BAŞKAN'DAN KURT AİLESİNE ZİYARET
Hakkari Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu ile Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Hakkari İl Başkanı M. Sıddık Akış,Kurt ailesini ziyaret

 NECMİ ERTUŞ
 HAKKARİ (İHA) -
 
 Ahmet Türk`e yapılan saldırının protesto edilmesi sırasında çıkan olaylarda polisin yerde sürüklediği eski Hakkari Belediye Başkanı Kazım Kurt`un oğlu Hatip Kurt`u evinde ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerinde bulundu.


 Ahmet Türk`e yapılan yumruklu saldırıyı kınamak amacıyla Hakkari`de yapılan basın açıklaması ve yürüyüş sonrasında çıkan olaylarda polisler tarafından sürüklenirken basın mensupları tarafından görüntülenen 14 yaşındaki Hatip Kurt, annesi ile birlikte evine döndü.

 

 Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu ve BDP İl Başkanı M. Sıddık Akış, Diyarbakır Cezaevi`nde tutuklu bulunan eski Hakkari Belediye Başkanı Kazım Kurt`un ailesini ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti. Olay gününü anlatan Kurt, okuldan evine dönerken polislerin dayağına maruz kaldığını, bu sırada kendisini kurtarmaya çalışan annesi Güllü Kurt`un da bu çabasının yetersiz kaldığını söyledi.


 Kurt ile Kürtçe konuşan Belediye Başkanı Bedirhanoğlu, devletin vatandaşın güvenliği için gönderdiği polislerin Kürt halkına karşı zor kullandığını, bunun polislik mesleğine yakışmadığını öne sürdü. Daha sonra konuşmasını Türkçe sürdüren Başkan Bedirhanoğlu, geçen yılki 23 Nisan Bayramı`nda çıkan olaylarda 17 yaşındaki Seyfullah Turan`ı kafasına dipçik vurarak yaraladığı belirtilen polislerin Hakkari Sulh Ceza Mahkemesi`nde görülen davasının Isparta`ya verilmesinin ise art niyet taşıdığını iddia etti.


 Bedirhanoğlu, "Bir taraftan devlet, `Bütün Türkiye`ye hakimiz. İstediğimiz yerde hiç kuş uçurtmayız` diyor. Diğer taraftan da bir mahkemeyi Hakkari`de yapacağına Muş iline götürüyor, Samsun`a, Isparta`ya almakla ne kadar zaaf ve çaresizlik içinde olduğunu gösteriyor.

 

 Oysa doğru değildir. Eğer bir yargılamayla ilgili güvenliği alamayacak durumdaysa bu devlet, bunu itiraf etsin öyleyse, `Ben Doğu ve Güneydoğu`da zaaf içindeyim` desin. Hem istediği yerde isteği zaman kuş uçurtmayabiliyor hem de bir mahkemeyi Isparta ya da Samsun iline gönderiyor.

 

 Burada ister istemez bir art niyet belirtisi gözüküyor. Hiçbir zaman Isparta`dan bir davanın güvenlik gerekçesiyle Hakkari`ye geldiğini ne duyduk ne de işittik. Bu sadece Kürt halkı için uygulanan bir yöntemdir.

 

 Yani burada bir polis bir suç işliyor. O suçlu kişiyi korumak için, mağdurları nerdeyse kurtların ağzına vermek için pervasızca davranıyor. Olay yeri neresiyse yargılamanın orada yapılması ve güvenlik tedbirlerinin orada sağlanması lazım. Aksi taktirde devlet suçluları savunuyor, mağdurları ikinci plana itiyor düşüncesi ortaya çıkar. Bu iyi bir şey değildir.

 

 Bir vatandaş Öcalan`a `sayın` dediği için yüzlerce kişi mahkemeye tabi tutulur. Devlet mağdurun yerine suçluları koruyor. Peki bu suçluyu savunmak suç değil mi? Hatip Kurt ile ilgili 2 polisin açığa alındığını doğru olarak algılıyoruz. Eğer polisler açığa alınmamışsa bu rezaletin kendisidir" ifadelerini kullandı.

"POLİS KABE DEĞİL, BU HALKIN HİZMETİNDE OLAN KİŞİDİR"
Bir internet sitesinde çocuğun taş attığını gösteren fotoğraflarının yayınlanmasına ilişkin de konuşan Hakkari Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu, polisin Kabe değil, halkın hizmetinde olan kişiler olduğunu, bu halkın vergileri ile maaş alan şahıslar olduğunu kaydetti.

 

 Bedirhanoğlu, "Bu Kabe değil, yani Kabe`ye taş atılmamış. Bir insan hata yapmış, bir insana taş atmış veya hata yapılan bir çocuk taş atmış. Biz bunu bu şekilde değerlendiriyoruz. Yani bir polise taş atmanın cezası 10 yıl ise, vallah ben burada adaletin olduğuna inanmıyorum. Başka bir yerde bomba atıldığı zaman 10 yıl ceza veriliyor. Burada taş atılıyor, taş da bir yere isabet etmiyor. Evet taşın atılmasını istemiyoruz ve tasvip etmiyoruz. Hiç kimsenin kimseye hakaret etmesini istemiyoruz. Hiç kimsenin kimseye zulüm yapmasını istemiyoruz" şeklinde konuştu.

"VAHŞİCE BİR SALDIRIYDI"
BDP Hakkari İl Başkanı M. Sıddık Akış ise, Hakkari`de halkın demokratik tepkisini ortaya koyuşuyla birlikte polisin orantısız güç kullandığını ileri sürdü. Akış, "Özelikle Sayın Vali`ye bir çağrımız olacak. Yaşanan bu tür olaylarda halkın ne sıkıntı çektiğini ve polisin halka ne işkence çektirdiğini helikopterle bile olsa gelip denetlemesini istiyoruz. Biz sistemin muhalifi olarak göründüğümüz için hiçbir doğrumuz kabul edilmiyor. Güya bu halkı korumak için gelenler son 30-35 yıldır çok iyi görülüyor ki, bu insanları yargılayan ve öldürenler yine kendileridir. Siz diyoruz ki, eğer bizim güvenliğimiz için buradaysanız o halde insanları öldürmek ve darp etmekten vazgeçin. Bu kadar vahşice darp olayını kınıyoruz. Bu mantıktan vazgeçsinler. Güya bize bölücü diyorlar. Tam tersini onlar yapıyor. 35 yıldır bu mantık hem devleti hem halkı böldü, zarar verdi. Hatip`e yapılan saldırı vahşice bir davranıştır. Bunu yapanların insanlıktan nasibini almadıklarını düşünüyoruz" iddialarında bulundu.

HABERE YORUM KAT
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.