Türkiye’nin Tek Sahipsiz Takımı…
Hakkâri Zapspor’un Türkiye Kupası’ndaki rakibi belli oldu: 3. Lig takımı. Şanlıurfa Karaköprü Belediyespor temsilcisi oldu.
Rakibimiz 3. Lig ekibi olabilir ama biz inanıyoruz ki temsilcimiz Hakkâri Zapspor sahada yüreğiyle oynayacak. Bu takım güçlü, bu takım inançlı! Hakkâri Zapspora güveniyoruz, inşallah iyi bir sonuç alıp Hakkâri’nin adını gururla duyuracaklardır.
Aslında bizim en büyük rakibimiz ne sahadaki takım, ne de kupadaki kura… Bizim en büyük rakibimiz sahipsizliktir.
Ama asıl mesele sahadaki mücadele değil; asıl mesele kulübün ayakta kalma mücadelesidir. Çünkü Hakkâri Zapspor, sadece bir futbol takımı değil, Hakkâri’nin onurudur, gençlerin umududur, tribünlerde yankılanan bir haykırıştır.
Ne yazık ki bugün Hakkâri Zapspor, tesis sıkıntısı çeken Türkiye’deki tek il takımıdır.
Türkiye’de sahipsiz, kimsesiz, kulüp başkanı olmayan tek takım Hakkâri Zapspor…
Soyunma odasından idman sahasına kadar her şey eksik, her şey yarım. Ama eksik olan yalnızca tesis değildir; asıl eksiklik sahiplenmedir. Hakkâri Zapspor’u sahiplenecek bir el, bir omuz, bir yürek bekleniyor.
Bugün Hakkâri Zapspor sahaya çıktığında, aslında Hakkâri’nin yoksulluğu, yalnızlığı, terk edilmişliği de sahaya çıkıyor.
Bir yanda milyonluk bütçelerle kurulan kulüpler, bir yanda ise gençlerin harçlıklarından, taraftarın gönlünden çıkan desteklerle ayakta durmaya çalışan Hakkâri Zapspor…
İşte o yüzden bu mücadele sadece futbol mücadelesi değildir; bu mücadele var olma mücadelesidir.
Hakkâri’de Zapspor’u gerçek anlamda sahiplenen tek isim, Sayın Valimiz Ali Çelik, Ona ne kadar teşekkür etsek azdır. Allah razı olsun.
Ancak bir şehrin kaderi, sadece bir kişinin omuzlarına bırakılacak kadar küçük değildir. Hakkâri’nin iş insanları, siyasetçileri, sivil toplum kuruluşları, esnafı… Bu takım sizin de takımınızdır. Bu gençler sizin evlatlarınızdır.
Şimdi sormak gerek: Hakkâri Zapspor’un sahipsizliğine daha ne kadar seyirci kalacağız?
Tribünlerde gençlerimiz, ellerinde bayraklar ve atkılarla umutlarını büyütürken; bizler onların hayallerine göz mü yumacağız?
Bu sene Hakkâri Zapspor, hangi ligde olursa olsun, hangi rakiple oynarsa oynasın, yüreğiyle sahaya çıkacaktır.
Çünkü bu takım, Hakkâri’nin onurudur. Ve onuru sahipsiz bırakmak, aslında koca bir şehri sahipsiz bırakmaktır.
Hakkâri Zapspor bugün sahaya çıktığında, sadece futbol oynamıyor.
O gençler, bu şehrin yoksulluğunu, kaderine terk edilişini, unutulmuşluğunu sırtlarında taşıyor. Onların gözlerindeki umut, tribünlerdeki birkaç yüz yürekten başka kimin içini ısıtıyor?
Şunu bilsin herkes: Hakkâri Zapspor bu kupada belki şampiyon olmayacak. Belki büyük takımları eleyemeyecek. Ama sahaya çıktığında, bir şehrin onurunu temsil edecek. Çünkü Hakkâri Zapspor, bu şehrin sessiz çığlığıdır.
Ama ne acıdır ki, o çığlığı duyan yok. Taraftar bağırıyor, gençler çırpınıyor, ama şehrin zenginleri kulaklarını tıkamış. Sözde Hakkârili olup da bu takıma bir damla destek vermeyenler, bilsinler ki Hakkari Zapspor’un yalnızlığı aynı zamanda Hakkari’nin yalnızlığıdır.
Şimdi sormak gerek!
Hakkâri’nin zenginleri nerede? İş insanları nerede? Her fırsatta “Hakkâri bizim memleketimiz” diyenler nerede? Maç günlerinde tribünlerde olmayanlar, destek gününde ortada görünmeyenler… Hakkâri’nin ekmeğini yiyip, suyunu içip, adını kullanıp da Hakkâri Zapspor’a sırtını dönenler, siz bu şehrin en büyük ayıbısınız!
Bugün Hakkâri Zapspor’u sahipsiz bırakanlar, yarın bu şehri sahipsiz bırakıyor olacaklar. Ve o gün geldiğinde, kimsenin gözyaşı bu vebali silmeye yetmeyecek.
Gelin hep beraber bu takıma sahip çıkalım. Çünkü Hakkâri Zapspor sadece bir futbol takımı değil; bizim hikâyemiz, bizim hayalimiz, bizim hikâyemiz, bizim hayalimiz, bizim geleceğimizdir.