Kültür Merkezinde yapılan temayül yoklamasında gazeteci olarak davet edildiğim programda genç ve yakışıklı bir beyefendi ile ön saflarda birlikte oturduk.
Kendisini ilk kez gördüğüm için tanıştığımızda Şemdinli ilçemizde Ak Parti’ye başvuran aday adaylarından Ahmet Budak beyefendi olduğunu öğrendim. Siyaset adamı ve gazeteci yan yana oturulduğunda sohbet kaçınılmaz olur. Program yarım saat geç başlayınca kulaktan kulağa fısıldayarak kalabalığa rağmen ilginç bir söyleşi gerçekleştirdim;
Özgeçmişiniz?
1978 yılında İlimizin Şemdinli İlçesinde doğmuşum. İlk Orta ve lise eğitimimi Şemdinli'de tamamladım. Şemdinli'de farklı sektörlerde ticaretle uğraşmaktayım. Şemdinli şartlarında istihdama yönelik işletme sahibiyim.
ilimizde ve ilçemizde yaşayan herkese olduğu gibi siyaset bize de çok uzak değil. Çok erken yaşlardan itibaren siyasete ve siyasi faaliyetlere ilgi duydum ve aktif olarak siyasi faaliyetler içerisinde bulundum. Refah Partisinde üyelik ile adım attığım siyasi hayatımda Fazilet Partisi Gençlik Kolları Başkanlığı ve Saadet Partisi İlçe Başkanlığı görevlerinde bulundum.
2009 yılından itibaren Ak Partiye üye oldum. Hemen akabinde Şemdinli İlçesi Belediye Başkanlığına aday adayı oldum. İlçemizde toplum yararına faaliyet yürüten çeşitli STK ve meslek odalarında aktif görevlerde bulundum. Halen Ak Parti il delegesi olarak görev yapmaktayım. Evli yedi çocuk babasıyım.
Neden Ak Parti?
Gerek ülkemizin stratejik konumu gerekse bölgemizin çok uzun bir geçmişe sahip hassasiyetleri, ortadoğuda dikkatlerin bölgemize yoğunlaşmasına neden olmuştur.
Bundan 10-15 yıl öncesiyle şimdi arasında sosyo-ekonomik, kültürel ve kişi hak ve özgürlükleri konusunda bir kıyaslama yapılacaksa Ak Partinin aslında hem bölgemiz hem de Türkiye için büyük bir fırsat olduğu görülecektir. Özellikle Cumhuriyetin kuruluşundan 21. yüzyılın başına kadar insanımız hem etnisiteden hem de inancından dolayı vesayetçi zihniyetten çok çile çekmiştir.
Ak Partinin kurulmasıyla ve seçimden seçime kazandığı güçle müteddeyin, özel olarak da bölgemiz insanına kurtuluş reçetesi sunmuş ve uygulamada da samimiyetini göstermiştir. 40 yıldan bu yana akan kan ve gözyaşını durduracağına can-ı gönülden inandığımız çözüm sürecine katkıda bulunmak ve yeni Türkiye'nin inşasında Hakkari'mizi layık olduğu yere getirmede sorumluluk almak için aday adayı oldum.
30 tane başvuru var ve bunlardan 7 tanesi Şemdinli ilçemizden. Bu rağbeti neye bağlıyorsunuz?
Bizim insanımızın karekteristik özelliği mütedeyyin ve muhafazakar olmasıdır. Her ne kadar inancını geleneksel din anlayışıyla yaşıyorsa da inancından asla taviz vermeyen bir toplumsal yapıya sahibiz. Halkımıza sunulan dinden soyutlanmış siyaset mekanizması geçerliliğini yitirmiştir.
Cumhuriyet tarihi boyunca; dayatmacı ve vesayetle yönetilmeye çalışılan insanımız Ak Parti sayesinde özgür düşünme şansı bulmuştur. Ülkemiz siyasetinde Çok Partili hayatın başladığı yıllardaki tek partili siyaset anlayışı iflas etmiştir.
Baskı, dayatma ve ajitasyon kimden ve nereden gelirse gelsin kişileri rahatsız eder. Demokrasi ve insan Hakları lokal değil evrenseldir. Toplumun her kesimine hitap etme misyonunu üstlenen Ak Partide siyaset yapmak demokrasiye ve insan haklarına hizmettir ve herkesin istediği partide siyaset yapması demokrasinin gereği aynı zamanda kişisel bir haktır.
Şemdinli, Ak Parti’nin en fazla oy aldığı yerleşim birimidir. “ŞEMDİNLİ OLAYLARI”na rağmen Ak Parti’ye oy patlamasının özel bir nedeni var mı?
Bakın her şeyden önce yukarıda saydığım nedenler Şemdinli insanının Ak Partiye olan teveccühünün de sebebidir. Şemdinli olaylarının Ak Partiye mal edilmesini son derece yanlış buluyorum.
Dönüp geriye baktığımız zaman 2000'li yıllardan önce bölgemizin farklı yerlerinde işlenen binlerce faili meçhulleri, işkenceleri ve insan hakları ihlallerini bırakın inceleme ve sorgulama konusu yapmayı; insanlar bunlar hakkında yorum bile yapamıyordu. Şemdinli Olaylarına tek bir pencereden bakmanın da doğru olmadığını düşünüyorum.
Bu olayların aslında Ak Partinin Demokratikleşme yolunda ayağına takılan bir çelme olduğunu Şemdinli'de yaşayan insanların da büyük bir kısmı fark etti. Hatırlayın kısa bir süre önce Gezi Olaylarını yaşadık. Bu olayları da belli çevreler Ak Partiye karşı kullanmak için tüm mekanizmaları devreye soktular.
Çeşitli algı operasyonları ile Ak Parti’nin oylarının düşeceğini zannedenler hezeyana uğradı. Nitekim Ak Parti tüm bu toplumsal olayların ertesinde yapılan tüm seçimlerden, buna Cumhurbaşkanlığı seçimleri de dahil, gücüne güç katarak çıkmıştır.
Şemdinli Olayları da Ak Partiye karşı oynanan oyunun karanlık bir sahnesiydi fakat bunun failleri çok şükür muvaffak olamadı. Şemdinli insanının halen Ak Parti’ye duyduğu sempatinin sebebi de gerçekleri okuyabiliyor olmasındandır.
Sizi bu genç yaşta siyasete iten etken nedir?
Siyaset tarih boyunca bölgemiz insanının ilgi odağı olmuştur. Özellikle bizim akran grubu birçok siyasi olayın birebir canlı tanığı olmuştur. Olayları sorgulama çağına gelen hiçbir çocuğun bölgemizde politize olmaması mümkün değildir.
Zira misafir ortamından tutun da çarşı pazardaki dost-ahbap muhabbetinin konusunu genellikle siyaset ve siyasi konular oluşturur.
Tüm bunlara bir de sorumluluk duygusu eklenince insan bir takım faaliyet alanı arayışına gitme gereği duyuyor ki bunun da en geniş hinterlanda sahip yeri siyasi partilerdir. Türkiye'de de Ak Parti’dir. Yani sosyal sorumluluklarımı daha rahat yerine getirmek için siyasetin bir araç olduğunu düşünüyorum.
Çözüm süreci, barış süreci, silahların gömülmesi… Yoğun gündeme yorumunuz?
Yılların birikimi olan sorunların çözümü elbette çok kolay değildir. Fakat her şeyden önce sorunu doğru bir şekilde tespit etmek, sorunların sebeplerine inmek; bu sorunu çözmedeki kararlığın ve ciddiyetin göstergesidir.
Telafuzundan dahi birçok muktedirin imtina ettiği Kürt gerçeğini başta Kurucu Genel Başkanımız Sayın R. Tayyip Erdoğan'ın elini hatta gövdesini taşın altına koyup görmesi ve ne pahasına olursa olsun bedeli ne olursa olsun ödemeye hazır olma edası çok büyük bir fırsattır. Tüm bunlar aynı zamanda partimizin politikası olmuştur.
Çözüm süreci bu ülke için olmazsa olmazımızdır. Şunu unutmamalıyız ki bu gemi su aldığı zaman hepimiz birlikte bundan zarar görürüz. İmralı'dan yapılan silahsızlanma çağrısı çok önemlidir ve toplumun herkesimi tarafından dikkate alınmalıdır. İnsanımızın ne akacak bir damla kana ne de gözyaşına tahammülü kalmamıştır. Bu Sürece katkı sunan herkese müteşekkiriz.
HDP ‘de baraj sorunu var mı sizce?
Demokrasi, hoşgörüyü, barışı, çok renkliliği ve her kesimi temsiliyeti gerektirir. Bu aynı zamanda İslamiyetin de bir kuralıdır. Siyasette muvaffak olmak kucaklayıcı ve toplumun her kesimini kabullenme ve beklentilere cevap verebilme ile mümkündür.
Bu ciddi davaya madem ki adaysınız projeleriniz nelerdir?
Genelde bölgemizin özelde de ilimizin birçok alandaki sıkıntıları kamuoyunun malumudur. Sosyal, ekonomik, kültürel ve eğitim alanlarında ne yazık ki çağdaş toplumların birkaç adım gerisindeyiz. Ak Partinin tüm hükümetleri döneminde her ne kadar bölgemize ve ilimize hizmetle alanında pozitif ayrımcılık yapıldıysa bile hala istenen yaşam standartlarına erişemedik.
Bilindiği üzere ilimizde yapımı devam etmekte olan havaalanı, çok yataklı hastaneler, yol, eğitim öğretim kurumları sınır kapıları vb birçok proje mevcuttur. Bunlara yenilerini ekleyip halkımızın hizmetine sunmak arzusundayız. Hakkari’miz ne yazık ki çoğu zaman olumsuzluklarla medyatik olmuştur. Öncelikli hedefimiz Hakkari'nin Bu imajını ortadan kaldırıp güzel ilimizin gerçek kimliğini tüm dünyaya tanıtmaktır.
Gerek doğal güzelliklerini gerekse manevi havası ile ilgili farkındalık oluşturmayı önemli buluyorum. Bunları yapmamız durumunda il ve ilçelerimizi hem doğal ve tarihi hem de inanç turizmine kazandırmış oluruz. Tarih boyunca Osmanlı Saraylarının vazgeçilmezi olan ters lale, tütün bal ve cevizin bilinçli üretimle ekonomiye kazandırılması istihdama da katkı sağlayacaktır diye düşünüyorum.
Sınır kapılarının İşlevselleştirilmesi önceliklerimizdendir. Sosyal sorumluluk projeleri ile gençlerimizin bilinçlendirilmesi ve eğitim öğretime yeni tesisler kazandırmak için tüm imkanları seferber edeceğiz Allah'ın izniyle.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Öncelikle bu seçimlerin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu yarışta yeni Türkiye'nin inşasında daha fazla sorumluluk almak isteyen 29 tane daha aday adayı arkadaşım var. Bunların hepsi de birbirinden değerli, bu mübarek davaya gönül vermiş, hizmet sevdalısı dürüst insanlar.
Arkadaşlarımızın her biri kendisine tevdi edilecek her vazifeyi layıkıyla yerine getirecek liyakat ve iradeye sahiptir. Aday adayı arkadaşlarımdan bir ricam olacak. Aday listeleri açıklandığı zaman gelin Partimiz bize hangi yeri ve görevi veriyorsa layıkıyla yerine getirelim.
Aday listesine girelim ya da girmeyelim bu hiç önemli olmasın fakat bugünkü, şu anki heyecanımızdan hiç ama hiç bir şey kaybetmeyelim. Ak Partili olmanın gereklerini hep birlikte yerine getirelim. El birliği ile insanımızın hakkettiği hizmetleri ilimize hep beraber sunalım. Unutmayalım ki halka ve Partimize hizmet bütün kişisel menfaatlerden çok daha elzemdir.
