ABARTMIYOR MUYUZ?
İki-üç yılda bir il makamı yöneticileri görev değişikliği yaşar. Gelen yeni yöneticileri tanımak ve kendimizi tanıtmak için “Hoş geldiniz, hayırlı olsun” ziyaretlerinde bulunuyoruz. Elbette bu ziyaretler makul ve gereklidir. Hem yeni yöneticilerin halk ile kaynaşmasına hem de kurumlar arası iletişimin güçlenmesine katkı sağlar.
Lakin biz bu ziyaretleri biraz abartıyoruz gibi geliyor bana. Yeni atanan bir kurum amirinin görev süresi iki yıl. Ziyaretler 1 yıl devam ediyor ve görev süresi 1 yıla iniyor.
İlimizde İl Jandarma Komutanı, Cumhuriyet Başsavcısı ve İl Emniyet Müdürlerimiz yeni görev başı yaptılar. Sivil Toplum Temsilcileri, Aşiret ve kanaat önderleri, dernek yöneticileri, spor ve sanat camiası ve binlerce bazı esnaf guruplar hayırlı olsun ziyareti için randevu talebinde bulunuyorlar. Bu yoğun ziyaret trafiği bu makamların çalışmasını engelliyor. Türbe ziyareti misali tüm gün konuk ağırlıyorlar.
Misafirperver bir halkız. Tüm kurumlarla dostça iletişim kurma çabası içindeyiz. Samimi ilişkilerle kentimizin bazı önemli sorunlarını daha kolay çözüm aşamasına getirebilme düşüncesindeyiz. Fakat yine de bana göre bu ziyaretleri abartıyoruz.
O makamlara gitmediğimizde, hayırlı olsun ziyareti yapmadığımızda küskünlük olmaz. İşlevi yoğun olan bu önemli makamları meşgul ettiğimizi düşünür oldum. Özel kalem masasında isimlerle dolu randevu talepleri var. Sokakta karşılaştığım bir çok kişi “Şu makam halen bizi kabul etmedi, çağırmadılar” diye dert yanıyor. “Sıraya koymuşlardır, sabırlı olun mutlaka davet ederler” diyerek tahmin yürütüyorum.
İlimiz valisi Ali Çelik, görev süresi iki yılı aştı ama halen randevu talep eden ve bekleyişte olan vatandaşlar çoğunlukta. Valimiz hiçbir iş yapmadan sadece ziyaret kabul etse zaman yine yetmez. O yüzden diyeceğim şu ki, makam ziyaret geleneğimizi biraz gözden geçirmeliyiz. Her şeyin abartısı rahatsızlık doğurur.