• BIST 10271.57
  • Altın 2395.066
  • Dolar 32.3403
  • Euro 34.7603
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 12 °C

Hakkari'de yaşanmış 2 salgın hastalık

Hakkari'de yaşanmış 2 salgın hastalık
Mimar Kaya: Daha önce Hakkari'de yaşanmış, onlarca insanın ölümüne yol açmış, hatta tarihi bir aşkın yaşanmasına neden olan bir köy ve bir mahallelerin isminin değiştirilmesine neden olmuş salgınları sizin için derledi.

Koronavirüs Covid-19 salgını, geçmişte bu topraklarda yaşanmış salgınları tekrar gündeme getirdi. Daha önce Hakkari'de yaşanmış, onlarca insanın ölümüne yol açmış, hatta tarihi bir aşkın yaşanmasına neden olan bir köy ve bir mahallelerin isminin değiştirilmesine neden olmuş salgınları sizin için derledim.

Hakkari tarihiyle birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, yıllar boyu milyonlarca insanın gelip geçtiği, ticaret rotalarının üstünde yer alan, Osmanlı, İran ve Irak'ı bir birine bağlayan bir ipek yoludur. Bu özelliği sebebiyle de ticari ilişkiler kapsamında bir çok hastalığı yaşadı. Peki Hakkari'nin yaşadığı salgınlar hangileri? Hangi tarihlerde Hakkari'de salgın hastalık görüldü? Hakkari'ye veba ve Kıran ne zaman geldi?

İşte Hakkari'de kayıtlara sözlü edebiyatımızla geçmiş, yaşanmış ve gerçek 2 farklı salgın. Ben kısa olduğu için ilk olarak bin 800 yılında yaşanmış Kıran salgınıyla başlamak istiyorum. Çünkü kentimizde yaşanan ikinci büyük salgın hem uzun hemde yaşanan salgın bir aşk hikayesini içinde barındırıyor. 

1. "Kırana Mala Ado" 1800
Hakkari'de bilinen 2. büyük salgın yakın tarihimiz olan 1800'lü yıllarda Kıran Mahallesinde meydana gelmiştir. Halk arasında Kıran Mahallesinde deprem olduğu için ismi kıran konulmuş anlatımları tamamen uydurmadır.
Xani aşiretine mensup Adoyê Xani Kıran Mahallesinin ilk ve tek sakinlerindendir.

Ado ê Xani 1800'lü yıllarda ticaret maksatlı gittiği Musul'da şifayı kapar. Hakkari'ye dönen Ado ê Xanî şifayı tüm ailesine bulaştırır. Ado ve aile efradından 80'e yakın kişi salgın nedeniyle ölür. Böylece Kıran Mahallesinden kimse sağ kalmaz. Kürtler tarih boyunca doğayı, hüznü, acıyı, afetleri sözlü edebiyatla yaşattıkları için mahalleye de "KIRAN" ismini vererek yaşatmışlardır.

Kürtçe de "KIRAN" iki heceden oluşur. "Kır" yok oluş anlamına gelirken. "An" bütünlemesi ile çoğul olarak "Yok Oluş" anlamına gelir. Xani ailesine mensup "Mala Ado" fertlerinin tümü hastalıktan öldüğü için mahalleye "Kıran""Yok Oluş" denilmiştir. Hatta yerli aileler bilir ki, Hakkari'de biri birine beddua edince "İnşallah Kırana Mala Ado Te Kevit" denirdi.

Yani Ado ailesinin laneti üzerinize olsun anlamında beddua edilirdi. Adına Kıran dedikleri salgın hastalık sonucu Cevizli (Güzereş) köyünde 12 kişi, Çukurca ilçemizde ise 30'a yakın insan ölmüştür. Çukurca'da bu hastalıktan ölenlerin yeni yapılan Hastanenin arkasına gömüldüğü rivayet ediliyor. 
2. "Veba Salgını" 1597

"BEGÎYÊ AŞK DESTANI"
Mir Zeynel beyin oğlu Zekeriya bey 1597de Hakkari mirliğine geçer
Mirliğinin ilk bahar ayında atına biner ve yanına veziri ile iki savaşçı askerini alarak Orîté köyü yani Bervarě mıntıkasında heryıl geleneksel olarak düzenlenen yayla festivaline gider. Mir Zekeriya bey halkı tarafından büyük bir coşkuyla karşılanır. Davullar çalınır, koyunlar kesilir.

Verilen ziyafetin ardından Mir Zekeriya bey sürülerinin arasında gezinirken koyun sağan narin ve ceylan gözlü bir berivan görür. Mir daha önce böylesi güzellikte bir kız görmediği için lal olur. Berivan da mir Zekeriya beyin heybeti ve güzelliği karşısında dona kalır...

Mir, vezirine bu kızın kimlerden olduğunu öğrenmesini ister. Vezir obayı gezerek bilgi aldıktan sonra mire; kızın adı beriyê Zêdan aşiretinden Kemala köyündendir der. Bunun üzerine mir, vezirine kızı daha yakından tanımak için gece Kımala köyünde kalacaklarını söyler.

Gece kimala köyüne giden mir Zêdan aşiretinin ileri geleni yani Beriyê'nin babasının evinde kalır.
"Begîyê Berya Malan
Nexşê Hur e li Desmalan
Mîr Mêvane li Kemalan"
Beriyê mirin onlarda kalmasına çok sevinir ve ona bir şekilde görünmek için iğne almak bahanesiyle odaya girer. 

"Begîyê Hey Begîyê 
Dest Dane Ber Kofîyê 
Bû Heceta Derzîyê"
Yine göz göze gelen mir beriyê nin babasına kızın mı oluyor der? Babası; evet mirim senin de sürünün berivanıdır. Adıda Beriyêdir der.
"Mîr ji malxwê Pirsî ye
Navê Beryate Çi ye
Delala Mîr Begî ye"
Bunun üzerine Mir; Beriyê'nin babasına kızını çok beğendiğini müsaade ederse istemeye geleceğini söyler. Beriyé'nin babası; Mirimizle hızım akraba olmak bizim için bir onurdur. Tabi Beriyê'nin  de kararı bizim için önemlidir demesiyle vezir ayağa fırlar.
Vezir; bir bütün cihana hükmeden beyimize kızınızı istedik. Bir beyin isteği bir kadına mı sorulur?. Nerede görülmüş duyulmuş şeydir.?

Beriyé'nin babası; vezirim gönlüm Beriyê'nin Begiyê olmasından yana. Mirime boynum kıldan incedir. Lakin beriyê güzelliğinin yanında çok zeki bir kızdır. Tüm civar köyler her konuda ona danışır.
Mir araya girerek o halde beriyêyi çağırın der. Beriyê içeri girer girmez babası kızım Mir Zekeriya bey sana sevdalanmış ve seninle evlenmek ister kararın nedir der?

Beriyé; Açıkçası bende beyimize sevdalandım. Fakat bilinmelidir ki yıllardır bölgemize kar ve yağmur yağmıyor. Bu nedenle kımala köyümüz de veba hastalığı başlamış her gün onlarca akrabamız bu hastalıktan ölüyor. Halk arasında kımala köyümüze artık Hastalıklı Köy "Nawpêsa" köyü deniliyor. Bu yüzden mirimle bir şartla evlenirim der.

Mir Zekeriya bey; Berîyênin akıcı ve bilgece konuşmasını hayretler içinde dinledikten sonra şartın nedir diye sorar.?

Beriyè; Mirim Köyümüzün Bu hastalıktan kurtulması için tek çaremiz var. Ördekli (Kotranıs) köyünün karşı tepesinde bulunan ve Berçelan yaylasından gelerek biriken Kemala (Kımala) gölü suyunu köyümüze getirirsen seninle evlenirim. Şayet getirmeseniz evlenmem der. Mir Zekeriya bey: Beriyê İle evlenmek ve oradaki halkı hastalıktan kurtarmak için binlerce askerini bir zincir halkası gibi tek sıra dizerek gola kımaladan kazma küreklerle 1 metre genişliğinde 2 metre derinliğinde koca kayaları delerek uçurumlardan 10 kilometre su kanalı kazar ve suyu köye ulaştırır.

Mir Zekeriya bey ile evlenen beriyê artık Begiyê (prenses) ismiyle çağrılır.
Değerli okurlarım; Şimdide Kaymaklı (Orîtê), Çaltıkuru (Sêvini) ve Ördekli (Kotranis) köylerinin karşı tarafına düşen dağa bakıldığında kazılan devasa su kanalının izi görülmektedir.

Yetkililer kanalın kazıldığı dağın eteklerinde veya Kemala gölü civarında Mir Zekeriya bey ve Begîyé için temsili bir  mezar yaparsa bölgeye "Aşk Turizmi" açısından katkı sunacağına inanıyorum.

Bu haber toplam 4406 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Marunis köyü sakinleri Rûdaw'a konuştu02 Mayıs 2024 Perşembe 09:04
  • Hakkari İl Genel Meclisi üyeleri köy ziyaretlerinde02 Mayıs 2024 Perşembe 08:53
  • Van 1 Mayıs “Emek bizim söz bizim” *01 Mayıs 2024 Çarşamba 15:38
  • Hakkari ilçelerinde elektrik kesintisi olacak01 Mayıs 2024 Çarşamba 13:46
  • Herkes "tavuk ve horoz almaya koştu"01 Mayıs 2024 Çarşamba 13:22
  • 29 yıldır boş olan köylere geri dönüş hazırlığı01 Mayıs 2024 Çarşamba 10:15
  • Zabıta ekibinden okul önünde plastik kasis01 Mayıs 2024 Çarşamba 10:12
  • 2 asker şehit oldu, 2 asker yaralı01 Mayıs 2024 Çarşamba 09:40
  • Eş Başkanlardan 1 Mayıs mesajı01 Mayıs 2024 Çarşamba 08:11
  • Dem Parti'den 1 mayıs mesajı01 Mayıs 2024 Çarşamba 08:09
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Hakkari Haber TV | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel :
    Feyzullah TAŞ- 0.(505) 440 39 66
    Savaş TAŞ - 0.(545) 864 4868
    YUSUF TAŞ- 0.(544) 346 1740 | Haber Scripti: CM Bilişim