Hakkari'nin Derin yarısı işsizlik
Türkiye'nin Gören Gözlerin Görmek İstemediği Trajik İstihdam Yarası Hakkari.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2024 yılı işgücü istatistikleri, Türkiye'nin istihdam haritasında çarpıcı bir gerçeği gözler önüne seriyor: Hakkâri, %18,3 işsizlik oranıyla ülkenin en yüksek işsizlik oranına sahip ili konumunda.
Ancak uzmanlar, bu resmî rakamların dahi Hakkâri'deki gerçek işsizlik tablosunu tam olarak yansıtmadığı, zira bölgedeki görünmez işsizliğin ve kayıtsız istihdamın çok daha yüksek olabileceği konusunda hemfikir.
Hakkâri'nin bu trajik rekoru, yıllardır ihmal edilen yapısal sorunların ve yatırım eksikliğinin acı bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Bu makale, Hakkâri'deki işsizlik sorununun çok boyutlu nedenlerini derinlemesine inceleyecek ve sürdürülebilir çözüm yolları önerecektir.
İşsizliğin Temel Nedenleri: Çok Boyutlu Bir Sorun
Hakkâri'deki yüksek işsizlik oranlarının ardında yatan nedenler oldukça karmaşık ve çok yönlüdür. Uzmanlar, bu sorunu besleyen temel faktörleri şu başlıklar altında topluyor:
Ekonomik Faaliyetlerin Kısıtlı Olması: Hakkâri, coğrafi olarak İran ve Irak'a komşu olmasına rağmen, bu stratejik konumun sunduğu potansiyel ne yazık ki yeterince değerlendirilemiyor. Sınır ticaretinin istenen düzeyde gelişmemesi, kentte iş imkânlarını ciddi şekilde daraltıyor. Bölgesel güvenlik endişeleri ve bürokratik engeller, bu potansiyelin önündeki en büyük engellerden biri olarak duruyor.
Tarım ve Hayvancılığın Gelişmemesi: Hakkâri ekonomisinin geleneksel omurgasını oluşturan tarım ve hayvancılık, modernleşme ve verimlilik anlamında çağın gerisinde kalıyor. Geleneksel yöntemlerin ağırlıklı olarak kullanılması, tarımsal üretimin ekonomik olarak yeterli düzeye ulaşmasını engelliyor. Sulama, gübreleme ve modern tarım tekniklerine erişimdeki sıkıntılar, çiftçilerin rekabet gücünü azaltıyor ve kırsal kesimdeki işsizliği artırıyor.
Sanayi Yatırımlarının Yokluğu: Hakkâri'de kayda değer bir sanayi tesisinin veya fabrikanın bulunmaması, işsizlik sorununu derinleştiren en önemli faktörlerden biri. Bölge, sanayi üretiminden neredeyse hiç pay alamıyor ve bu da istihdam çeşitliliğini ve iş yaratma kapasitesini ciddi şekilde kısıtlıyor. Yatırımcıların bölgeye gelmekten çekinmesi, altyapı eksiklikleri ve teşvik mekanizmalarının yetersizliği, bu boşluğu doldurmayı zorlaştırıyor.
Turizme Yönelik Yatırımların Olmayışı: Doğal güzellikleri, dağları ve kültürel zenginlikleriyle Hakkâri, aslında önemli bir turizm potansiyeline sahip. Ancak bu potansiyel, yeterli yatırımın ve tanıtım faaliyetlerinin olmaması nedeniyle atıl durumda kalıyor. Otel, konaklama tesisi, ulaşım ve hizmet sektörüne yönelik yatırımların eksikliği, turizmin istihdama katkısının önünü tıkıyor.
Maden Mamul Fabrikalarının Yokluğu: Bölgenin önemli yeraltı zenginliklerine sahip olmasına rağmen, madenlerin işlenmesine yönelik tesislerin bulunmaması, hammadde olarak dışarıya bağımlılığı artırıyor ve katma değer yaratma potansiyelini ortadan kaldırıyor. Madenlerin çıkarıldığı gibi satılması, bölgeye ekonomik katkısını sınırlıyor ve istihdam yaratmıyor.
Tarım Ürünleri İşleme Tesislerinin Olmayışı: Tarımsal üretimin ekonomik getirisini artırmanın en önemli yollarından biri, ürünleri işleyerek katma değerli hale getirmektir. Ancak Hakkâri'de tarım ürünlerini işleyen (konserve, salça, kurutma, paketleme vb.) tesislerin yetersizliği, tarımsal üretimin pazar değerini düşürüyor ve çiftçilerin daha fazla kazanma potansiyelini engelliyor.
Enerji Potansiyelinin Atıl Kalması: Hakkâri'nin hidroelektrik potansiyeli çok yüksek olmasına rağmen, hidroelektrik üretimi yok denecek kadar azdır. Benzer şekilde, güneş enerjisi santralleri (GES) ve rüzgar enerjisi santralleri (RES) için yüksek potansiyel bulunmasına rağmen, kurulu tesis yok denecek derecededir. Bu durum, bölgenin kendi enerji ihtiyacını karşılayamamasının yanı sıra, enerji sektöründe istihdam yaratma fırsatlarını da engelliyor.
Çözüm Yolları: İstihdamı Artıracak Acil Politikalar
Hakkâri'deki yüksek işsizlik oranı, yalnızca bölgesel bir sorun olmanın ötesinde, ülkenin genel kalkınma hedeflerine de ket vuran önemli bir engeldir. Bu durum, bölge ve çevre illerde istihdamı artıracak kapsamlı ve acil politikaların hayata geçirilmesinin gerekliliğini bir kez daha ortaya koyuyor. Atılması gereken adımlar şunları içermelidir:
Sınır Ticaretinin Canlandırılması: İran ve Irak ile olan sınır kapılarının modernize edilmesi, geçiş süreçlerinin kolaylaştırılması ve karşılıklı ticareti artıracak anlaşmaların yapılması, bölge ekonomisine önemli bir ivme kazandırabilir. Sınır ticaretinin serbestleştirilmesi ve güvenliğin sağlanması, yeni iş alanları yaratmanın anahtarı olacaktır.
Tarım ve Hayvancılığın Modernizasyonu: Bölgedeki tarım ve hayvancılık faaliyetlerini modernize etmek için çiftçilere yönelik eğitimler, modern sulama sistemleri, tohum ve gübre destekleri sağlanmalı. Hayvancılıkta verimliliği artıracak ırk ıslahı ve yem desteği gibi projeler hayata geçirilmeli. Tarımsal kooperatifleşme teşvik edilerek ürünlerin pazarlanması kolaylaştırılmalı ve tarım ürünleri işleme tesislerinin kurulması için özel teşvikler sunulmalı.
Sanayi ve Yatırım Teşvikleri: Hakkâri'ye özel, cazip yatırım teşvik paketleri oluşturularak yerli ve yabancı yatırımcıların bölgeye gelmesi özendirilmeli. Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) kurulmalı, altyapı eksiklikleri giderilmeli ve yatırımcılara bürokratik kolaylıklar sağlanmalı. Özellikle madencilik ve tarım ürünleri işleme sektörlerinde yatırımlar desteklenmeli, maden mamul fabrikalarının kurulması için stratejik planlamalar yapılmalıdır.
Turizme Yönelik Altyapı ve Tanıtım: Hakkâri'nin doğal ve kültürel güzellikleri ulusal ve uluslararası platformlarda tanıtılmalı. Konaklama tesisleri, ulaşım imkanları ve turizm hizmetlerine yönelik altyapı yatırımları hızlandırılmalı. Kış turizmi, yayla turizmi ve doğa turizmi gibi alanlarda yeni projeler geliştirilmeli. Bu potansiyelin harekete geçirilmesi için kapsamlı bir turizm master planı hazırlanmalıdır.
Enerji Yatırımlarının Teşvik Edilmesi: Bölgedeki yüksek hidroelektrik, GES ve RES potansiyelini değerlendirmek amacıyla enerji yatırımlarına yönelik özel teşvikler ve bürokratik kolaylıklar sunulmalı. Bu sayede hem bölgenin enerji ihtiyacı karşılanacak hem de yeni istihdam alanları yaratılacaktır.
Eğitim ve Mesleki Yeterlilik: Bölgedeki gençlerin iş gücü piyasasının ihtiyaç duyduğu niteliklere sahip olması için mesleki eğitim merkezleri güçlendirilmeli. İşsiz gençlere yönelik istihdam garantili kurslar düzenlenmeli ve girişimcilik destekleri sağlanmalı. Özellikle bölgenin potansiyel sektörlerine yönelik nitelikli işgücü yetiştirme programları hayata geçirilmelidir.
Güvenlik ve İstikrar: Her şeyden önce, bölgede kalıcı güvenlik ve istikrarın sağlanması, ekonomik kalkınma ve yatırımın temelini oluşturacaktır. Güvenli bir ortam, hem yerel halkın refahını artıracak hem de dışarıdan gelecek yatırımları teşvik edecektir.
Sonuç: Ortak Çabayla Hakkari'nin Potansiyelini Açığa Çıkarmak
Hakkâri'deki yüksek işsizlik oranı, sadece kuru bir istatistik olmaktan öte, binlerce ailenin geçim sıkıntısı, umutsuzluk ve geleceğe dair endişelerle dolu bir yaşam mücadelesini ifade ediyor. Bu sorun, merkezi ve yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin ve özel sektörün ortak çabalarıyla çözülebilecek, çok boyutlu bir kalkınma meselesidir.
Hakkâri'nin potansiyelini açığa çıkarmak, bölgenin ve dolayısıyla Türkiye'nin kalkınmasına önemli bir katkı sağlayacaktır. Aksi takdirde, bu Gören Gözlerin Görmek İstemediği derin istihdam yarası, toplumsal ve ekonomik sorunların derinleşmesine neden olmaya devam edecektir.