Leyla Sapmaz

Leyla Sapmaz

Madde bağımlılığı, suç ve bağımlılıktan kurtulma dileği

Madde bağımlılığı, suç ve bağımlılıktan kurtulma dileği

Yeşilay’ın internet sayfasında yapılan açıklama doğrultusunda; Madde bağımlılığı Dünya Sağlık Örgütünün, 11. revizyonunu yayımladığı Uluslararası Hastalık Sınıflandırması El Kitabı’nda (ICD-11) madde kullanımına bağlı bozukluklar adı altında sınıflandırılmaktadır.

Vücuda girdiğinde davranışsal, ruhsal ve beden üzerinde değişikliklere neden olan, bağımlılık yapabilen kimyasal maddelere bağımlılık yapıcı maddeler denir. Bu maddeler tıp kaynaklarında psikoaktif madde olarak geçmektedir.

Psikoaktif madde; merkezi sinir sistemini etkileyerek beynin fonksiyonlarını değiştiren algıda, duyularda, davranışlarda, bilinçte ve ruh halinde değişikliklere neden olan kimyasal maddelerdir. Aralarında belirli ilaçların da bulunduğu psikoaktif maddelerin, tek seferlik kullanımında dahi kullanıma bağlı çeşitli bozukluklar ortaya çıkmaktadır. Bağımlılık yapıcı maddeleri yalnızca psikoaktif maddelerle sınırlandırılmamalıdır.

Kimyasal olmayan ancak bağımlılık riski olan ve tıbbi amaçlı olmayan ilaçların zararlı kullanımından kaynaklanan bozukluklar da bu sınıflandırmaya dâhildir. Madde kullanımına bağlı bozukluklar aralarında belirli ilaçların da yer aldığı psikoaktif özellikteki maddelerin, tek seferlik ya da tekrarlanan kullanımından kaynaklanan çeşitli bozuklukları içermektedir.

Bununla birlikte psikoaktif olmayan maddelerin tıbbi amaçlı olmayan, zararlı kullanımından kaynaklanan bozukluklar da bu sınıflandırmaya dâhildir. Madde kullanımı beyinde ödül yolaklarını uyarmaktadır. Madde kullanımına bağlı keyif veren ve cazip gelen etkiler beyinde ki dopamin hormonunu bozarken bozulma ile birlikte tekrar kullanımı pekiştirmektedir. Madde kullanımı tekrarlayan kullanımlara dönüştüğünde bağımlılık yapabilmektedir. Aynı zamanda zihinsel ve fiziksel sağlığı tehdit eden birçok zarara yol açabilmektedir.

Ne Yapmalı?

Uyuşturucu madde bağımlılığı tedavi edilebilir bir sağlık problemidir ancak tedavisi kolay değildir. Bağımlılık kronik bir hastalık olduğundan, insanlar sadece birkaç gün uyuşturucu madde kullanmayı bırakmakla iyileşememektedir. Çoğu hasta, kullanmayı tamamen bırakmak ve hayatını kurtarmak için uzun süreli ve tekrarlı bir biçimde desteğe ihtiyaç duymaktadır.

Bağımlılık tedavisi ve müdahalesi, kişinin aşağıdakileri yapabilir hale gelmesine yardımcı olmalıdır:

Uyuşturucu maddeyi kullanmayı bırakmasına.

Uyuşturucu maddeden uzak durmasına.

Ailede, işte ve toplumda üretken olmasına.

Ne Yapmamalı?

Ebeveynler çocuklarının madde kullanımını öğrendikleri süreçte; kabullenememe, süreci inkâr, üzüntü, şok, hayal kırıklığı, öfke, kullanıcıyı sorgulama gibi durumlar yaşayabilirler. Buna bağlı olarak çocuklarına karşı beklenti, davranış ve tutumları değişebilmektedir. Bu davranış ve tutumların getirdiği tepkiler süreci olumlu etkilemek yerine, daha çok olumsuz etkileyebilir ve bu tepkilerden kaçınmak gerekmektedir.

Benim çocuğum asla yapmaz,

Bu çocuk senin yüzünden böyle oldu,

Daha iyi anne-baba olamadık,

Ben seni bunun için mi yetiştirdim,

Benim böyle çocuğum olamaz,

Senden hiçbir şey olmaz gibi cümleler kurmanın süreci iyileştirmeyeceği unutulmamalıdır.

Madde kullanım bozukluğundan koruyucu ve önleyici bazı faktörler vardır. Bunlar arasında;

Çocuk ile gençlere uyuşturucu maddelerin zararlı etkileri ve bağımlılık konusunda yaşlarına uygun doğru bilgilendirmeler yapma

Aile sistemi içinde güçlü ve pozitif bağlar inşa etme.

Ebeveynlerin çocuklarının arkadaş olduğu kişilerden ve sosyalleştikleri ortamlardan haberdar olması.

Açık, anlaşılır kurallar koyma ve kurallara uyma konusunda tüm aile üyelerinin hassasiyet göstermesi

Okul, sivil toplum kuruluşu ve kulüp gibi kurum ve kuruluşlarla temas içinde olma.

Madde Kullanım Bozukluğunda İyileşmek Mümkün!

Bağımlılık doğru tedavi ve müdahale ile iyileşebilen bir hastalıktır; ancak iyileşmenin gerçekleşmesi için çaba ve zaman gerekmektedir. Kişinin tedavi olmayı istemesi ve kendini tedaviye hazır hissetmesi en önemli aşamadır.

Bu süreçte yakınlarının bağımlı kişiyle sağlıklı bir iletişim içinde olması; bağımlı kişinin de yaşadıklarını yakınlarıyla paylaşması önemlidir. Bağımlılık tedavisi ile müdahalesi, kullanılan maddenin cinsine ve kullanım süresine göre değişkenlik göstermektedir. Madde kullanım bozukluğu olan bir kişinin madde kullanımını bırakması tek başına oldukça zordur. Bu tür durumlarda muhakkak uzman yardımına ihtiyaç vardır.

Bireyleri suç işlemeye yönelten birçok faktör olabildiği gibi uyuşturucu madde bağımlılığı da suç işlemeye yönelten nedenler arasında yer alabilmekte uyuşturucu; kişilerin durum ve davranışlarında değişime yol açarak birey suçun mağduru durumuna gelebilmektedir. Alan yazın incelendiği zaman yasa dışı madde kullanımı ile şiddet, saldırganlık ve hırsızlık suçları arasındaki ilişkiden söz edilmektedir.

(Abadinsky, 2008). Uyuşturucu madde etkisi altında işlenen şiddet, saldırganlık ve hırsızlık suç türlerinin dışında trafik kazaları, medde kuryeliği ve cinsel saldırı gibi suç türleri de işlenebilmektedir (Boles ve Miotto, 2003). Bunun yanında kişiler madde kullanımının etkisi altındayken yanlış kararlar nedeniyle; davranış bozuklukları, kışkırtma ve saldırganlık, sahtekarlık, madde bağımlıları kullandıkları maddeyi temin edebilmek için hırsızlık olmak üzere silahlı-silahsız saldırılar, şantaj ve tehdit, adam öldürme gibi suçlara karışabilmekte, trafik kazalarına sebebiyet verebilmekte, cinsel istismar, kendine ve bir başkasına zarar verebilecek şekilde iş kazalarına neden olabilmekte ve hapis cezası sırasında da madde kullanımı gibi suçlar da işleyebilmektedirler (Jones, Kugelberg ve Holmgren, 2008).

Yaşam koşulları ve teknolojik gelişmelerin insan ilişkilerini değiştirdiği ve yalnızlaşmayı artırdığı günümüzde bireylerin sağlıklarını ve üretkenliklerini tehdit eden zararlı yönelimlere kolaylıkla başvurabildikleri görülebilmektedir. Madde bağımlılığı dünyada olduğu gibi ülkemizde de başta gençler olmak üzere herkesi derinden etkileyebilen hem biyolojik hem ruhsal hem de sosyal boyutları olabilen sadece bireysel değil aynı zamanda toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkabilmektedir.

(Özmen ve Kubanç, 2013). Madde bağımlılığı; psikolojik nedenler, kalıtımsal nedenler, sosyo-kültürel etkenler, aile içerisinde madde kullanan bireylerin varlığı, merak, sorunlardan kaçmak, sorunlara çözüm aramak, eğlenmek ve kötü arkadaş çevresi olarak karşımıza çıkabilmektedir.

(Ögel, 2019). Bu konuda yapılan araştırma sonuçları; gençlerin en çok merak, arkadaş baskısı ve ailevi nedenlerden dolayı madde kullanmaya başladığını göstermekte (Şahin, 2007; Ögel, 2004) bunun yanı sıra gençler, sorunlarını çözmek için başka yol kalmadıklarına inanmalarından dolayı madde kullanımına daha fazla yönelebilmektedirler (Ögel, 2001). Bunun yanı sıra bireyler; depresyon, kaygı ve stresten geçici olarak kurtulmanın bir yolu olarak uyuşturucu kullanabilmekte ve bunu bir tedavi yöntemi olarak algılayabilmektedirler (Flannery, 2006).

Özel ve tüzel kişilerin birlikte, madde bağımlılığının önlenmesi alanında çalışması gerekmektedir. Özellikle aileler bilinçlendirilmeli, evet, kesinlikle moral bozukluğunu bahane edip madde bağımlılığı ile maddi ve manevi zararlar normalleştirilemez. Fakat, biz bu insanın kalbini dinledik mi? Bu insan neden derdini zehre anlatmayı tercih etti? diye sormamız gerekir.

Kocaman bir vicdan meselesi. Madde bağımlılığının nedenlerinin tespiti, toplumun ve ailenin farkındalığının artırılması uygun olacaktır. Bol bol seminerler, dersler yapılmalı bu mevzularda. Saçma bahaneler, yan bakma atışmaları ile çiçeklerin solmasına asla izin verilmemeli. Sevgili Ahmet Mattia Minguzi’nin sevgili ailesine ve çiçek gibi evlatlara sahip insanlara selam olsun.

“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki bu imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Îmân 78. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17) (Hz.Muhammed(SAV))

Bu yazı toplam 616 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
Leyla Sapmaz Arşivi

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU(OMBUDSMANLIK)

30 Haziran 2025 Pazartesi 08:56

ÇOCUK İŞÇİLİĞİ VE ÖNLENMESİ

24 Haziran 2025 Salı 13:19

Müteahhit ve sorumluluğu

20 Haziran 2025 Cuma 08:05

Liyakatsizlik ve İşyerinde Taciz

15 Haziran 2025 Pazar 10:36

FAİLİ MEÇHULCİNAYETLERİN AYDINLANMASI

12 Haziran 2025 Perşembe 07:59

SOYKIRIM SUÇU VE APARTHEİD

10 Haziran 2025 Salı 09:35