ZORBALIK
ZORBALIK
Zorbalık nedir?
Karşılıklı güç ilişkilerinin dengesiz olduğu durumlarda, güçlü olan kişinin karşı tarafa zarar vermek gayesiyle baskı uygulaması, kişiyi bezdirmek, yıldırmak, korkutmak için uyguladığı psikolojik bir şiddettir.
Zorbalığın birçok çeşidi var.
Akran zorbalığı, siber zorbalık, fiziksel zorbalık, sosyal zorbalık, sözel zorbalık vs…
Akran zorbalığı; daha çok anaokulu dönemlerinde iletişim becerileri gelişmeyen çocuklar arasında meydana gelen fiziksel ve sözel şiddete dayanan durumlar ya da eylemlerden ibarettir.Burada da avantajlı olan çocuk daha dezavantajlı çocuk üzerinde baskı uygulamakta ve bundan güç kazandığını gördükçe de varolan durumunu pekiştirmektedir.Peki zorbalığa uğrayan çocuk?O ise giderek içine kapanmaktadır.Çocuktur, çocuklar arasında olur böyle şeyler denilerek durumun geçiştirilmesi son derece zararlıdır çünkü bundan beslenen zorba bunu normal olarak algılayıp böyle büyürse toplum içinde suça sürüklenen çocuklardan biri olması kaçınılmaz olabilecektir.
Çocuğa lakap takılması, küfür edilmesi, omuz atılması, dedikodusunun yapılması, marketten bir şeyler satın almasının istenmesi, saçının çekilmesi, bu eylemlerin kamera kaydına alınması, kişisel verilerin ihlal edilmesi vs zorbasal davranışlar arasında yer almaktadır.
Sadece zorbalık yapan mı kaybeder burada?Hayır.Zorbalığa uğrayan çocuğun dersleri zayıflayabilir, bu çocuk okulu bırakabilir ve yanlış eğilimler ile yaşayan potansiyel tehlikeliler arasına karışabilir.
Neticeten ne yapılması lazım?Önce önleyici tedbir alınmalı.Böyle bir zorbalığın tespiti halinde ise donanımlı rehberlik uzmanları tarafından konu ele alınıp, iki tarafın da iyileşmesi ve tekrar ortamlarına sağlıklı ve huzurlu bir şekilde kazandırılması için gerekli çalışmalar yapılmalı.
Gerçekten de bakıldığı zaman çocuk bunlar, masumlar .Öte taraftan yetişkin iken önü alınamayan ve maddi manevi külfetlere yol açıp bireyleri ve toplumu yaralayan eylem kökenlerinin de çocukluktan kaynaklanan olumsuz tecrübeler ve tedavi edilmemesi olduğunu biliyoruz.
Suça sürüklenen çocuk kavramını şu günlerde yoğun şekilde tartışıyoruz ve hep diyoruz ki önce önlem ile denetim.Her alanda.Çocukta zorbalığı teşhis ettiğiniz anda başlamalısınız tedaviye.Tabi bu konuda verilecek emekler, insan haklarına ne kadar değer verildiğinin de göstergesi.
Daha küçük yaşlardan, akran zorbalığı ve şiddet eğilimi tedavi edilmezse hangi profil ortaya çıkar bakalım mı?Hadi bakalım:
Hakan…Daha anaokulundayken, Ender’e omuz atar, ayak işlerini yaptırır, kopya çektirir, Enderi’i döver. Ender, başarısızlıkla dolu bir karne getirirken Hakan, kopya çekerek okulunu bitirir. Ender, okulu bırakır ve girdiği çoğu işte tutunamaz. Arkadaşları yoktur.
Hakan zorbalığına susulduğu için ve zorbalığı tedavi edilmediği için gücünü pekiştirir ve babasının işinin başına geçer. Hakan, Ender’e iş teklif eder. Ender kabul eder.Hakan, Ender ile birlikte zayıf gördüğü birçok personeli ezer, bazılarının hırsızlık kodu ile işten çıkarır ve tazminat vermez. Bakınız süreçte, iki taraf hakkında tanı, teşhis, tedavi olmadı. Zorbalık pekiştikçe pekişti. Devam edelim.
Hakan’ın patron olduğu işyerinde, Talat adlı Ustabaşı, Ender’in yanında Hakan’a olmadık hakaretler eder ve tam Ender konuştuğu sırada ses kaydı alır ve kayıtla Hakan’ın yanına gider hem terfi alır hem de ne mi olur?Ender’i işten attırır.
Evet, acı ama maalesef gerçekler bu kadar nettir. Ne bekliyordunuz? Önleyici tedbir, tanı, teşhis, tedavi, caydırıcı ceza, hakkaniyet ve insan haklarına saygı yoksa tam olarak ne bekliyordunuz?
Hakan ve Ender daha küçükken sorun tespit edilip tedavi olsalardı, toplum faydası için çırpınan, farklı sektörlerde çalışsa bile ortak gönüllerde kaynaşacak iki faydalı birey olacaktı. Büyük ihtimalle. Hadi bakalım, sevgi ile kalın.