YÜKSEKOVA YAKIŞIKLISI ! Her bölgenin sevilen ve beğenilen beyefendileri, yakışıklıları vardır. Fikret Yaşar, bunlardan biriydi. Uzun boyu, tatlı sözü, mertliği, kibarlığı, iyimserliği, cana yakınlığı ve her şeyden önce çok bilgili ve donanımlı oluşu onu farklı kılan etkenlerdi. Yüksekova doğumlu, Hakkarili olmakla hep gurur duyardı. 1955 yılında dünyaya geldi. İlk, orta ve lise tahsilini Yüksekova-Uludere-Van ve Hakkari’de tamamladı. Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. Önce kendi memleketinde memur, öğretmen, il ve ilçe Milli Eğitim Şube Müdürlüğü, sonrasında değişik illerde öğretmenlik görevinde bulundu. Hobisi turizmcilikti. İlimizin doğa güzelliklerini dünyaya taşıyan değerlerimizden biriydi. Aydın ve Antalya gibi illerde İl Turizm Müdür Yardımcılığı görevlerinde de bulundu. Her fırsatta yine kalabalık guruplarla ilimize gelerek kentimizin doğa güzelliklerini tanıtmaya devam etti. Bu bölgede Turizm ve Tanıtma Derneği Başkanlığını yaptı. 2004 yılı Antalya Turizm Planının mimarı ve Avrupa Birliği’nin Menderes Havzası komisyon üyeliğiyle çevre projelerinde yer aldı. Emekli olduktan sonra Antalya Otelciler Birliği Başkanlığı ve diğer bazı sivil toplum örgütlerinde yönetim kurulu üyelikleri yaptı. O konuştuğunda herkes onun gözlerine dalar keyif alırdı. Çünkü hiç boş konuşmazdı. Kendisini çok iyi geliştirmiş, sürekli araştıran, okuyan, gezen biriydi. Çok yönlüydü, birçok tartışma konularında gündeme dair etkili sunum ve sohbetleri oldu. Kalemi de güçlüydü, başarılı bir yazardı. Yüksekova basınında çok etkili makaleleri yayımlandı. Manken görüntüsünde hep şık ve bakımlıydı. Fikret Yaşar, çok yakışıklıydı. Görüntüsü ve bilgisi uyum içindeydi. Kalbi yoruldu ve akciğeri amansız bir hastalığa yenik düştü. Hasta yatağında can çekişirken bile kitap okumayı ihmal etmiyordu. Yüzünü solduran hastalığı saklamak için sahte gülümsemeler ve gülücükler saçmış olsa da henüz 65 yaşına girmeden gözlerini dünyaya yumdu. Ölüm haberi 81 ilde yankı buldu. Çünkü çevresi geniş, tanınan, bilinen, sevilen bir elçiydi. Uzun boylu yakışıklı ağabeyimizi uzun bir tabutun içinde omuzladı Yüksekova halkı. Varlığı herkesi güldürürken yokluğu herkesi ağlatıyordu. Herkes onu toprağa değil kalbine gömdü. Ve herkes onu Yüksekova yakışıklısı ve beyefendisi olarak hep anımsayacak. Acılı bir eş ve üç çocuğu değil hepimizi yaralı bırakıp erken gitti. Sadece Yaşar ailesine değil, tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz…