Dünyada ve ülkeler bazında, teknolojinin de etkisiyle birçok şeyin değiştiğini ve insan haklarının geliştiğini kabul ediyoruz. Ulusal ve uluslararası düzeyde birçok insan hakları belgesi var ve başta kutsal olan yaşam hakkı olmak üzere birçok hakkımız korunmuş durumda.

Peki buna rağmen neden bin bahane ile birçok kadın, çocuk, sivil savaş hukukuna aykırı şekilde katlediliyor. Savaşın bile bir ahlakı var. Burada savunmasız insanlara saçma bahaneler ile zalimane muameler yapılıyor. Neresi mi? Gazze tabi ki.

Sadece Gazze de değil. Belki Gazze’de gerçekleşen soykırımın benzeri olmayan ama kutsal yaşam hakkı başta olmak üzere insan haklarının ihlal edildiği başka ülkeler yok mu?

Peki, neye hizmet ediyor Birleşmiş Milletler, Nato, İnsan Hakları Belgeleri?

1948’de İsrail’in kuruluşu ile başlayan Arap-İsrail Savaşları, 1967 Altı Gün Savaşı ve 1973 Yom Kippur Savaşları önemli dönüm noktalarıdır.

Bölgede sürekli bir çatışma hali mevcut. Kısa bir süre ara verilse de, İsrail Uluslararası Hukuka da, insanlığa ve hakkaniyete de aykırı olarak canı ne zaman isterse o zaman insan haklarını ve bölge bütünlüğünü ihlal etmektedir. Dünyanın gözü önünde yaşanan insani dram ve kriz birçok ülkenin de büyük tepkisine ve psikolojisinin altüst olmasına sebep olmuştur.

Son olarak Aksa Tufanı ismi ile anılan ve 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana devam eden İsrail zulmü bugünlerde ateşkes ile nihayete ermiştir. Fakat bu sürecin son derece ciddiyet ve etkinlikle takibi gerekir. İsrail en fazla bir defa daha Gazze Halkına ya da başka bir halka zulüm edecek olursa kesinlikle sorumlular en ağır cezayı almalıdır ve bu konuda da uluslararası arena elinden ne geliyorsa yapmalıdır. Gerçekten çok üzücü. Soykırımın bilançosu çok ağır. Hele bir de travmaları var.

Ateşkes dediğiniz olay iki taraf da savaşta eşitse olur.Burada, İsrail’in tek taraflı yaptığı soykırım, katliama net olarak dur mu denilmiştir yoksa ara ver mi denilmiştir?

Türü ne olursa olsun bir canlının daha ölmesine tahammülümüz yok.

Amerika Birleşik Devletleri, 50 eyaletin birleşmesinden oluşan büyük ve köklü bir devlettir.Dünyada da sözü geçer konumdadır.Fakat her ne hikmetse, cadıların avlandığı ortaçağ cahillik devrini çok geride bırakmış olsak da sanırım sermaye, sömürge aç gözlülüğü ve başkaca kaygılarla “insan hakları” paravan yapılarak zulüm etmenin modası geçmiyor.

Abd, bu senin ilk rodeo’n değil yani acemi değilsin!Trump’ın bir gün barış demesi ve ertesi gün Hamas’ı bahane ederek, bebeklerin ölümünü ve İsrail’in toprak çalmaya çalışmasını meşrulaştırmanın sebebi tabii ki Trump’ın ikizler burcundan olması ile alakalı değildir.Konunun astroloji ile değil tamamen gündelik ahlak ve devlet adabı ile alakası vardır.Sayın Trump cahil olamaz değil mi?Koskoca bir devletin başı ve O’nun yaptığı bir kısım saçma, tuhaf hareketleri “Ay canım çok çılgın “ diye normalleştiremem.

Abd köklü bir devlettir, tecrübesi ve bir geçmişi, mücadelesi vardır.Amerika, sen bağımsızlık savaşı vererek kuruldun ama bir Malcolm X kadar ve bir George Floyd kadar saygı ile anılmamak çok acı olmalı koca bir devlet için.Barış elçisi mi olacak barış ödülünü sen mi alacaktın?Hay Allah sabah sabah ne güldüm!Amerika İnsan Hakları Sözleşmesi …Ne kadar havalı okuması.

Öte taraftan insanın riyakar olması evet bunca insan acı çekerken ve siz halen izlerken elinizde içeceğiniz ile ” Biz olmasaydık diğer kimse olmazdı “havalarınız beni benden alıyor.Son söylemim bir miktar arabesk jargon oldu ama Amerika ve insan hakları diye nutuklar atıp, en güzel marka elbisesi ile caka satan bir kısım gelişmiş batı toplumu bana tahammül edilemez geliyor.

Barış bir hayal olarak kalmasın.Son derece zengin insanlar ve uluslararası devlet yöneticileri, doğayı boğan ve insanları da dayanamaz hale getiren sermaye aç gözlülüğünü bıraksın artık, bunu istemek ve icra etmek zor değil.Onlar, süresiz ömre sahipse…Bakınız işte bunu bilemem…