Leyla Sapmaz

Leyla Sapmaz

Ahilik küllerinden doğar mı?

Ahilik küllerinden doğar mı?

Ahi Evran öncülüğünde, Anadolu’da gelişen, temel anlayış olarak esnafın iş birliği ve dayanışmasını esas alan”Ahilik” aslında çok fazla alt başlıkları olan ve derin anlamları içeren bir kavramdır.

Ahilik gerçek anlamda ne zaman uygulandıysa en şanslı devirlerden biri o devir ve en şanslı insanlar da o devrin insanlarıdır düşüncesindeyim.

Olgun insan yetiştirmeyi düstur edinen, iş birliği ve dayanışmayı esas alan Ahilik kavramı bir devlet geleneğidir.

Ahilik kavramının ilkeleri şu şekildedir:

· İnsan - İnsan İlişkisi

Kötü söz ve hakaretlerden kaçınmak, Sır saklamak, Riyakâr ve yiyicilerden uzak durmak, İkramda ve iyilikte bulununca başa kakmamak, Gelmeyene gitmek, dost ve akrabayı ziyaret etmek, Yaptığı iyilikten karşılık beklememek, Maiyyetinde ve hizmetindekileri korumak ve gözetmek, Örf, adet ve törelere uymak, Başkalarının malına hıyanet etmemek, Dedikodu etmemek, Hizmette ayrım yapmamak, Cömert, ikram, kerem ve lütuf sahibi olmak, Hataları yüze vurmamak, Dostluğa önem vermek, Suçluya yumuşak davranmak, Kötülük edenlere iyilikte bulunmak, Küçüklere karşı sevgi, büyüklere karşı edepli ve saygılı olmak, Komşularına iyilik etmek, Fakirlerle dost olmak, zenginlere, zenginliği sebebiyle itibar etmemek,

● Allah - İnsan İlişkisi

Yapılan iyilik ve hayırda hakkın hoşnutluğundan başka bir şey gözetmemek, Allah’a güvenmek, Hakkı muhafaza etmek, Yaratan sebebiyle yaratılanı hoş görmek, Hakkı söylemek,

● İş - Sorumluluk İlişkisi

Bir sanat ve meslek sahibi olmak, Ahiler birkaç iş veya sanatla değil, yeteneklerine uygun olan tek bir iş veya sanatla uğraşmalı, Âlimlerle dost olup dostlara danışmak, İlim sahibi olmak, ulemayı sevmek, onlara karşı küçük düşmemek, öğrendiği bilgileri yerinde ve zamanında kullanmak, İşinde ve hayatında güvenilir olmak, Başkalarının işlerini gönülden samimi olarak yapmak,

● İnsan - Ahlak İlişkisi

Tatlı dilli, güler yüzlü olmak, Sabır ehli olmak, Öfkesine hâkim olmak, Makam ve mevki sahibi iken tevazu sahibi olmak, Ahdinde, sözünde ve sevgisinde vefalı olmak, Bela ve musibetlere sabır ve tahammüllü olmak, İyi huylu ve güzel ahlâklı olmak, Gözü tok ve kanaat sahibi olmak, Eli, kapısı ve sofrası açık olmak, İçi, dışı, özü, sözü bir olmak, Dünyaya ait şeylerle övünmemek, kibirlenmemek, Sözünü bilmek ve sözünde durmak, Utanma duygusuna sahip olmak, İyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak(Çoban, 2018:94-95).

Görüldüğü üzere, Ahilik sadece esnaflar arası dayanışmayı esas almayıp, Devletin ve O’nun en önemli unsuru olan toplumun, bireylerin hem bu dünyada hem de ahirette kazanmasını sağlayan muhteşem değerler özümsemesini temel alan uygulanması halinde harika sonuçları olacak olan bir yapıdır.

Örneğin; bu ilkelerden ‘Küçüklere karşı sevgi, büyüklere karşı edepli ve saygılı olmanın’ şu topluma sağladığı en önemli fayda iletişim kopukluğunun giderilmesi, sevgi, saygı dolu insanlar, suç işlemeye meyilli olmayan ve sevgi saygıyı örnek gösteren bir toplumdur.

Etkili olarak uygulanan bu kavramlar, hem dayanışmayı sağlayacak, hem vatandaşın kaliteli gıda anlayışını güçlendirecek(örneğin), esnafa da vatandaşa karşı hile yapmama düşüncesini geliştirecektir.Öte taraftan, denetimi elden bırakmamak doğaldır çünkü maalesef en ufak boşlukta kandırmayı, hileyi felsefe edinmiş, iyileşmesi zor ruhlar da mevcuttur.

Esnaf, sanayi ve ticaret odaları bu konu üzerinde etkinlikle ve titizlikle çalışırsa, bu duruma gerçek ve tüzel kişiler de halisane bir uyum gösterecek olursa neden olmasın?

Taklit tağşiş listelerini görünce ne kadar üzüldüğümü tarif edemiyorum. En başta bu kadar büyük bir hileye başvuran insanların sahip olamadığı vicdana üzülüyorum. Bu küçük bir hata değil ki!Hani buna insanlık hali diye de geçemem ki, çok acımasızca.

Düzgün olan esnaf ve iş insanlarımız da var fakat taklit tağşiş listeleri yayınlandığında da görüldüğü üzere durum ciddi ve üzücüdür. Suç işlemeden önce önleyici tedbir diyoruz ya, burada da piyasa kontrolü ve tüketicinin korunması ana hedeflemesi önemli bir noktadadır. Diğer çok önemli nokta doğal olarak hile yapan riyakarın vicdanının hakkı bulmasıdır.

Esnaftan birinin cebi hile ile büyüyüp diğeri sırf dürüst olduğu için cüzdanı boşalacaksa nerede kaldı dayanışma ve iş birliği?

Yazıma, Mevlana’nın oğlu Sultan Veled’e olan vasiyetinin bir kısmı ile son vermek istiyorum:

“Bahâeddin, senin düşmanını sevmeni, düşmanının da seni sevmesini istersen, kırk gün onun hayrını ve iyiliğini söyle. O düşman senin dostun olur; çünkü gönülden dile yol olduğu gibi, dilden de gönüle yol vardır. Allah’ın sevgisini de onun aziz olan isimleriyle elde etmek mümkündür. Allah buyurdu ki: Ey kullar kalbinizde safâ hâsıl olması için dâimâ beni çok anmaktan geri durmayın. Safâ ne kadar olursa, Allah’ın nûrunun parlaklığı da kalpte o nispette olur(Eflâkî, a.g.e., I, 324.)”.

Bu yazı toplam 1013 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
Leyla Sapmaz Arşivi

Barınma hakkı

27 Ekim 2025 Pazartesi 21:30

Yedi numara

25 Ekim 2025 Cumartesi 11:27

Bu senin ilk rodeo’n değil

23 Ekim 2025 Perşembe 11:20

Yaşlı köyleri ve kulüpleri

21 Ekim 2025 Salı 08:44

Gönüllerin şifacısı

17 Ekim 2025 Cuma 10:01

NARİN KÖYÜN ZALİMİ

14 Ekim 2025 Salı 09:35

Geçmişin gölgesindeki cinayet

09 Ekim 2025 Perşembe 16:49

MALADROİT

06 Ekim 2025 Pazartesi 16:10

YAŞAM HAKKI

29 Eylül 2025 Pazartesi 14:32

Dolandırıcılığın değişmeyen çehresi

25 Eylül 2025 Perşembe 09:45