Leyla Sapmaz

Leyla Sapmaz

Gönüllerin şifacısı

Gönüllerin şifacısı

Daha dün pazarda iş tutup harçlığını çıkarmaya çalışıyorken bugün Anadolu’nun şirin bir köyünde doktorluk yapmaya başlamıştı. Gözlüklerinin altında parlayan güzel ve anlamlı gözleriyle Ali işte oradaydı. Olmak istediği yerde ve birazcık dahi olsa azalmayan azmiyle görevine başlamıştı.

İlk günden birçok hasta ile ilgilenmişti. Hastaların çoğu yaşlı ve çocuktu. Köy bir süre doktorsuz idare etmek zorunda kaldığı için biriken çok şey vardı. Ali de zaten görev aşkı ile yanıp tutuşan ve tam olarak halk insanı bir doktordu.

O günün akşamında son gelen hasta olan Mukaddes Teyze kendisine sarılmış ve şöyle demişti kendisine “Ali Evladım, yüreğin hayra gebe olduğu sürece şifa vesilesi olacağın gönüller bitmeyecektir” .Ali bu sözü diğer bazı sözlerle birlikte hayat ve meslek felsefesi yapmıştı kendisine.

Zaten öyle parlak ve iyi bir insandı ki gülümsemesi bile şifa gibiydi. Gelen hastalara had safhada alaka gösteriyordu Doktor Ali. Bir yandan da sağlık hanenin eksikleri için merkez ile ivedi yazışmalar yapıyordu. Civar köylerden de gelen hastalar olduğu için doktor, hemşire ve malzeme talebinde bulunmuştu. Bazen köylüler sırf Ali Doktorun derin sohbeti için bile kendisine uğruyor, o mis gibi çaydan çıkan buharla gecenin nasıl olduğunu anlamıyorlardı bile.

Ali Doktorun boş vakitlerinde başta köy muhtarı olmak üzere, gönüllü ahali ile çevreyi temizliyorlar, camiyi derleyip topluyorlar ve kıraathaneyi ismine layık olduğu üzere kitap okumak ve sonrasında verimli sohbetler etmek için kullanıyorlardı.

Ali’nin aklı fikri gönlü hizmet aşkı ile taşarken Köyün güzel yürekli Öğretmeni Asude’ye o koca gönlünde yer açmak bir borç olmuştu. Asude Öğretmen de tıpkı Ali gibi pırıl pırıl ve hizmet aşkı ile gönlü taşan bir gençti. Evet, bu kalplerin birleşmesi an meselesiydi ve artık daha güçlülerdi.

Günler böyle birbirini kovalerken Ali’nin bir sabah acilen ilçeye gidip sağlık haneye gelen malzemeleri alması gerekti. Ali minibüsten inince gördüğü manzara karşısında şok olmuştu. Çünkü küçücük iki çocuk yol kenarında dileniyor, yolun karşı tarafında da lise talebesi olduğu belli olan iki genç zararlı tütün ürünleri tüketiyordu.

Malzemeleri almadan önce Ali hemen kolluk kuvvetlerinin yolunu tuttu. Sonrasında ise sosyal hizmetlere başvurusunu yaptı. Çocukların geleceğinin karartılmaması gerektiği hususunda çok hassastı ve buna dair herkesin bilinçlenmesi gerektiğini çok iyi anlamıştı o gün bir daha.

Nihayet işlerini bitirmiş ve malzemeler ile köye dönmüştü. Sağlık hanede yeni atanan personelleri görünce günün tüm yorgunluğunu unutmuş adeta sevinçten havalara uçmuştu ve hayır ve çaba dolu geçen saatlerin ardından hiç olmadığı kadar güzel bir uykuya dalmıştı.

Bu yazı toplam 932 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
Leyla Sapmaz Arşivi

NARİN KÖYÜN ZALİMİ

14 Ekim 2025 Salı 09:35

Geçmişin gölgesindeki cinayet

09 Ekim 2025 Perşembe 16:49

MALADROİT

06 Ekim 2025 Pazartesi 16:10

YAŞAM HAKKI

29 Eylül 2025 Pazartesi 14:32

Dolandırıcılığın değişmeyen çehresi

25 Eylül 2025 Perşembe 09:45

DEĞERLERİN RUHU

20 Eylül 2025 Cumartesi 16:21

TRAFİK TERÖRÜ

18 Eylül 2025 Perşembe 11:09

Sözde demokrasi savunucusu hırsız İsrail

11 Eylül 2025 Perşembe 10:38

ADLİ YARDIM

08 Eylül 2025 Pazartesi 10:44

FUZULİ VE AŞK

04 Eylül 2025 Perşembe 09:51