Normalleşme Yolunda
Normal olan saygılı olmaktır, saygılı olunca tuhaf karşılanıyor. Normal olan dürüst olmaktır, dürüst olunca "bundan olmaz" niyetiyle davranılıyor.
Normal olan küfür, hakaret etmemektir. Fakat, özellikle sosyal medyada küfür etmeyince komik olunmadığı algısı var.
Bir de harika(!) bir manipülasyon teknikleri var, neymiş efendim "kime göre neye göre ".
Bana göre, dedeme göre, Sophia'ya göre, Alejandro'ya göre...
Hangi kıtaya ya da hangi devlete gidersen git ortalama normaller bellidir. Üstelik her toplumun kendi prensipleri mevcuttur ve kamu düzeni, insanların haklarına, özgürlüklerine saygı açısından senin buna uyman gerekir.
Canımız istediği zaman normalleşme adı altında yozlaşmış ve son derece saygısız safsatalar ortaya çıkaramayız.
Hakaretin, küfrün ve sosyal medyada bunun ",aa ne harika akım, hadi bizde yapalım " denilmesinden, anlayışından ben bıktım.
Tıklanma sayıları artıkça gelen özgüven ve normalleşme algısı çok sinsi.
Tıklanmanın ve alkışın oy anlamına gelmediğini ne zaman anlayacağız?
Bu insanlar bunu yaparken ben de sizdenim bak bir defadan dinle beni, izle ne olacak ki dese de yanılgı ile yolunu kaybedenler dışında kasıt kokan hareketlerdir.
Yaprak gibi sürükleniyor sosyal medyada bazı insanlarımız...
Otomatik olarak engellenmeli kirli içerikler.
Sıkı bir politika, sözleşme şart bu konuda.
Tabiri caizse kısa yoldan sosyal medyadan nahoş paylaşımlar yaparak merdiven çıkmaya çalışmak fukaralığın düğmelerini cahillikle ilmeklemek gibi.
Yazık ...
Özümüzü hep beraber bulalım siz de bana yardımcı olun.
Özümüzü kaybedince gözümüzü de kaybediyoruz, bakınız tam olarak aşağıda yer alan alıntı gibi:
...Devlet Konseyi'nde Bonaparte rengini belli ediyordu: "Benim politikam, insanları çoğunluğun olmasını istediği gibi yönetmektir.
Halkın egemenliğini tanımanın da bu noktada başladığını düşünüyorum. Vendée savaşını Katolik olarak bitirdim, Mısır'a Müslüman olarak yerleştim, İtalya'da papalık yanlısı olarak herkesi kazandım. Eğer Yahudi bir halkı yönetseydim Süleyman'ın Tapınağını yeniden kurardım."
Az bilgisi olup çok konuşan, parası olmayıp çok harcayana benzer diyor Napoléon Bonaparte.
Hal ortada, çözüm en başta irademiz. Birbirimizi iyileştirecek olan da biziz hasta edecek olan da.
Sevgi ile kalın.